Ter, derideki ter bezleri tarafından salgılanan renksiz sıvıdır. İçeriğinde sodyum, potasyum, üre gibi maddeler vardır. Normalde kokusuzdur ancak derideki yağ bezlerinin salgısı ve bakterilerle karışması sonucu kötü kokar. Terleme ile vücut ısısının dengede kalması sağlanır. Ter buharlaştığı zaman deri yüzeyi soğur. Günlük 0,5-1,5 lt kadar ter oluşur. Çevre ısısına bağlı olarak ter miktarı değişir. Sıcak havalarda terleme artar. Otonom, yani istemsiz sinir sistemi tarafından kontrol edilir. Bazen hiçbir neden olmadan, istemsiz sinirler aşırı çalışabilir. Bu durumda terleme de fazla olur. Stres hormonu olarak bilinen adrenalin artışı durumlarında ise el ve ayaklarda terleme olur.
Aşırı terleme sorunu pek çok kişinin hayatını olumsuz etkiliyor. Özellikle koltuk altı ve el terlemesi, iş hayatını bazı insanlar için kabusa çevirebiliyor. Son dönemde aşırı terleme sorununa çözüm hedefleyen yeni bir yöntemle karşılaştık; altın iğneler. Aslında uzun zamandır yüz bölgesinde tedavi amaçlı kullanılan bir uygulamaydı.
Vücudumuzda En Çok Hangi Bölgeler Terler?
Vücudumuzda en çok koltuk altı, eller, yüz ve ayaklar terliyor. Sebebi ise ter bezlerinin buralarda daha yoğun olması.
Bu Terlemeler Hangi Durumlarda ve Ne Aşamada Kişinin Sosyal Hayatını Etkiler?
Normalde hepimiz sıcaklık artınca, fiziksel aktiviteler sırasında terliyoruz, bazen de korku, heyecan, kızgınlık ve utanma durumlarında terleme artabiliyor. Örneğin; koltuk altı teri için, giysilerin 5 cm’den az ıslanması normal, 5 cm’den fazla ıslanması anormal kabul ediliyor. Ancak bazı kişiler daha fazla terler.. Hiperhidroz dediğimiz bu durum tetikleyiciler olmadan, ter bezlerinin aşırı aktivasyonu sonucu oluşuyor. Terleme aşırı olunca ciddi sorunlara yol açabiliyor. Toplum içinde giysilerin ıslak görünmesi veya tokalaşırken elin ıslanması insanları mutsuz edebiliyor, bazen mesleki sorunlara yol açıyor. Sonuçta kontrol edilemeyen terleme hem fiziksel hem de psikolojik problemlere sebep oluyor.
Bu Terlemeler İçin Daha Önce Uygulanan Botoks Nasıl İşe Yarıyordu? Secret Altın İğne Uygulamasının Botokstan Farkları Nedir?
Botoks, ter bezlerine ulaşan sinirlerin çalışmasını geçici süre bloke ederek ter üretimini engellemiyor. Altın iğne uygulamasında ise bu iğneler cildin 2-3 mm derinine kadar batırılıyor ve radyofrekans enerjisi verilerek o bölge ısıtılıyor. Bu ısının etkisiyle aşırı ter bezi aktivasyonu sınırlandırılıyor. Botoksun etki süresi dört-altı ay iken, altın iğne uygulması ile bu süre bir yılı geçebiliyor.
İğnelerin Altın Olması Ne Gibi Farklar Yaratıyor?
İğnelerin altın olması sonucu enerji direkt olarak altın iğnelerdeki iletkenlik sayesinde hedeflenen dokuya aktarılabiliyor.
Aşırı terlemeye, tıp dilinde hiperhidrozis denir. Sıcak hava, spor yapma, aşırı heyecan, stres ve nemli ortamlarda terlemenin artması normaldir. Ergenlikte başlar ve ömür boyu devam eder.
Sıtma, boğaz iltihapları gibi ateş yüksekliği yapan hastalıklar, guatr böbrek üstü bezi hastalıkları, şişmanlık, şeker hastalığı, andropoz, menopoz ve menopoz öncesi, D vitamini eksikliği, psikiyatrik hastalıklarda terleme artışı görülür. Baharatlı gıdaların tüketilmesi, ateş düşürücü ilaçlar, insülin, meperidin, kusmaya neden olan ilaçlar, alkol, pilokarpin de terlemeye neden olabilir. Birden oluşan terlemeler ise tansiyon ve şeker düşmesi, kalp krizi, aşırı sıcağa maruz kalma ve iç kanama gibi durumlarda görülebilir. Hipergidrozisin çok az bir kısmının nedeni yoktur.
Hiperhidrozise neden olan hastalık bulguları görülür. El ve ayak tabanı terlemesi genellikle böbrek üstü bezi hastalıklarıyla alakalıdır. Aşırı terleme psikolojik problemlere neden olabilir bu durumda depresyon bulguları görülür.
Strese bağlı aşırı terleme mevcutsa sakinleştirici (passiflore ekstresi gibi) kullanılır. Krem şeklinde alüminyum klorid yuzları kullanılır. Alüminyum klorid ihtiva eden ter önleyici kremler ter bezinin gözeneklerini tıkayarak etki gösterir. Gece yatmadan önce uygulanmalı ve sabah yıkanmalıdır. Alüminyum kloridin en sık yan etkisi, uygulandığı bölgede hafif tahriş, kaşıntı ve karıncalanmadır. Daha az sıklıkla kullanılması tahrişin azaltılmasına yardımcı olabilir. Sabun yerine nemlendiriciler ve cildi tahriş etmeyen temizlik ürünleri kullanılmalıdır.
Sinir sisteminin ter bezlerini aktif hale getirmek için kullandığı asetilkolin denilen bir kimyasal maddenin salgılanmasını engelleyen antikolinerjik ilaçlar da doktor reçetesi ile kullanılabilir. Antikolinerjikler, etkilenen bölgelere uygulanır. Tabletler veya solüsyonlar olarak ürünleri bulunur. Propantelin bromür aşırı terlemenin tedavisinde ruhsatlı bir antikolinerjik ilaçtır. Yan etkileri ağız kuruluğu, bulanık görme,, mide krampları, kabızlık ve idrar yaparken zorlanmadır. Bu nedenle dikkat edilmeli, tedavi esnasında araba veya makine kullanılmamalıdır.
Ter bezlerini uyaran sinirleri bloke eden iyontoforez veya botoks tedavileri uygulanabilir. İyontoforez tedavisi el ve ayak terlemelerinde daha etkilidir. Botoks tedavisi herhangi bir bölgeye uygulanabilir. Etkileri birkaç ay sürer. Botoks enjeksiyon ile uygulandığı için ağrı ve şişlik yakınması olabilir, uygulama alanında kas güçsüzlüğü ve vücudun başka bir yerinde terleme artışı görülebilir. Şiddetli yakınmaya neden olan ve tedavilerde yanıtsız terlemelerde cerrahi tedavi seçilir. Cerrahi tedavide endoskopik torakal sempatektomi uygulanır. Aşırı çalışan ter bezlerini uyaran sinirler kesilir. Cerrahi işlem koltuk altı ve el terlemeleri için kullanılır. Bazı kişilerde refleks olarak başka bölgelerde şiddetli terleme yakınmasına neden olabilir. Her zaman başarılı değildir. Nadiren deneyimli merkezlerde yapılan bir diğer yöntem de koltuk altı ter bezlerinin cerrahi olarak lazer eşliğinde veya cerrahi müdahale ile alınmasıdır. Zor bir teknik olup kalıcı çözüm sağlayabilir.
Uygulanmaması Gereken Koşullar Nelerdir?
Kanama bozukluğu olan hastalar
Kanser hastaları
Aktif enfeksiyonu olanlar
Hamileler, epilepsi hastaları
Kalp pili olanlar
Ne Kadar Zamanda Bir Tekrarlanması Öneriliyor?
Bir ay aralarla maksimum üç seans uygulanıyor.
Yan Etkileri Var Mı? İşlem Sırasında Ağrı Veya Acı Hissediliyor Mu?
Bu yöntemde iğneler cildin altındaki dokuları etkiliyor, cildin üst tabakasına etkisi olmuyor dolayısıyla leke oluşma riski yok. Her mevsim uygulanabiliyor. Kişiye özel başlıklar kullanıldığı için enfeksiyon riski de bulunmuyor. İşlemden önce lokal anestezik krem uygulanıyor. İşlemden sonra üç-dört saat kadar hafif kızarıklık oluyor, gün içinde tamamen kayboluyor. Kabuklanma veya morarma yaşanmıyor. Kişilerin sosyal hayatlarında kısıtlama yaratmıyor. Diğer tedavilerle kombine uygulanabiliyor.
Secret Altın İğneler Başka Hangi Amaçla Hangi Bölgelere Uygulanıyor?
Cilt yenileme ve kırışıklık tedavisi
Boyun ve dekolte bölgesini toparlama
Sivilce izi tedavisi
Deri çatlakları tedavisi
Kol ve bacaklardaki sarkmaların tedavisi
Gözenek sıkılaştırma
Aktif akne ve leke tedavisi
Terleme Konusunda En Çok Hangi Bölgeler İçin Geliniyor? Bu İşlemden Sonra Hayatlarında Ne Gibi İyileşmeler Yaşanıyor?
En çok koltuk altı terlemesiyle karşılaşıyoruz. Hem erkek hem kadın hastalar, bu uygulamadan sonra toplum içine daha rahat çıkabiliyor ve mesleki problemlerinin ortadan kalktığını belirtiyorlar.
Kıyafetler sık olarak değiştirilerek koku olması engellenir.
Sık duş alınmalıdır.
Deodorant yerine terleme önleyici ürünler kullanılmalıdır.
Sıkı, kısıtlayıcı ve naylon gibi sentetik içeren kıyafetler giymekten kaçınılmalıdır. Terleme belirtilerini en aza indirgemek için siyah ya da beyaz kıyafetler tercih edilmelidir.
Koltuk altına konan emici tamponlarla aşırı ter emilir ve elbiseler korunabilir. Fazla nemi emmek için tasarlanmış doğal liflerden yapılmış özel tabanlıklar veya spor çorapları giyilerek fazla nemin emilmesi sağlanır.
El yapımı sentetik olmayan çoraplar giyilmeli ve günde en az iki defa çorap değiştirilmelidir.
Deriden yapılmış ayakkabılar giymeli ve her gün farklı ayakkabılar tercih edilerek ayakkabının kokması engellenmelidir.
Adaçayı: 1-2 gram adaçayı 150 ml kaynamış su içine 15 dakika demlenip süzülür. Aşırı terlemeye karşı sıcak olarak içilmemelidir, çayın mutlaka ılıtılmış olması gereklidir. Uyarı:Adaçayının etanol ekstresi veya uçucu yapının uzun süreli kullanımında ya da yapraklarının 15 gramdan fazla miktarlarda tüketilmesinde sıcak basması, çarpıntı, baş dönmesi ve epileptik nöbetler görülebilir.
Bir başka kaynakta ise günde 1-4 gr adaçayının en fazla 3 kez çay olarak hazxırlanması veya 2-3 damla adaçayı uçucu yağının 100 ml su içinde karıştırılarak günde birkaç kez içilmesi önerilmektedir.
Yazar: Enes Eker