1980’lerde yapılan yatırımlar meyvesini vermeye başlayınca öncelikle Amerika Birleşik Devletleri ve sonrasında da onu takiben Avrupa ve Asya ülkelerinde masaüstü bilgisayarlar evlere kadar girdi. Bu aslında atılacak daha çok adım var anlamına da geldiğinden, öyle de oldu. Amerikalıların başını çektiği bilgisayar üreticileri bu alanda kıyasıya bir rekabete girdi ve nihayetinde ucuzlayan bilgisayarla evlere kadar girmeyi başardı. İnternetin de hayatımıza 1990’lı yıllarda net bir şekilde dahil oluşu, beraberinde çok farklı alanlarda iş imkanlarını da getirdi. Her ne kadar ülkemiz ilk olarak ODTÜ’de 1990’lı yılların ilk döneminde internete girmeyi başarsa da evlerine ancak 90’ların sonuna doğru girebilmiştir. İnternetin yaygın bir kullanım alanı bulması ise, 2000’li yıllarda gerçekleşmiştir. İnternet sayesinde öncelikle temel bazda bilgi edinme hedeflense de sonrasında birçok kurum ve kuruluşun kendi sitelerini açma girişimi ile, adeta dünyayı bir araya getiren bir mekanizma ortaya çıkmıştır. Çok büyük bir ticari havuz olmayı başaran internet, beraberinde e-ticaret kavramını da getirmiştir. Bu söz konusu alanda çok sayıda markanın online olarak internet üzerinden satılması anlamına gelir. Başka bir değişle, mağazalarda teşhir edilen ürünler, aynı zamanda da internet ortamında teşhir edilip görücüye çıkarılır. Bu sayede internet kullanıcıları sahip oldukları kredi kartları vasıtasıyla istedikleri ürünü online olarak tedarik edebilme imkanına kavuşmuştur.
Özellikle Amerika Birleşik Devletleri, online alışveriş denildiği zaman hemen bütün ülkelerden ayrılır. Ülkede online olarak gerçekleştirilen alışverişlerin tutarı neredeyse fiili olarak gerçekleştirilen alışverişlerin tutarına yaklaşmıştır. Başka bir ifadeyle online ya da elektronik alışverişi seven Amerikalılar, bu anlamda dünyada bu furyayı başlatan toplum olmuşlardır. Sonrasında tüm dünyaya yayılan online alışveriş tutkusu halen de son sürat bir şekilde yoluna devam etmektedir. Bunun nedeni online olarak teşhir edilen ürünlerin çok daha fazla olması ve de erişilmesinin daha kolay olmasıdır. Ayrıca verdiği yasal haklar da en az fiili olarak alışveriş yaparken elde ettiğiniz haklar kadardır. Hal böyle olunca, biraz da tembel bir yaşamı benimsemeye başlayan insanoğlu, internetten alışveriş yapmayı çok sevdi.
Bu yüzden her yıl milyarlarca dolar ciro eden online satış mağazaları bu alanda yoğun bir pazara sahiptirler. E-ticaret alanında dünyaca ünlü kurumlar vardır. Bunların başında Amazon gelir. Amazon internetteki satış hayatına her ne kadar kitap satışı ile başlasa da sonraki yıllarda rotasını farklı alanlara çevirerek, eBay’i adeta tahtından etmiştir. Bu anlamda Amazon, dünya üzerinde en çok işlem gerçekleştiren online satış mağazasıdır. Amazon’un yanı sıra eBay de bu alanda hatırı sayılır bir şöhrete sahiptir. Özellikle Amazon’un aksine çok farklı satış seçeneklerine de sahip olan site, açık artırma usulü ile dikkat çeker. Başka bir değişle satıcılar ve alıcılar için açık artırma sistemi koyarak bu alanda rekabet fırsatı yaratmıştır.
Amazon ve eBay’in dışında Alibaba ve Etsy gibi kurumlar da vardır ki, bunların da diğer önemli markalardan bir farkı yoktur. Özellikle Etsy, el ürünü yapıp satanlar arasında son derece tercih edilir. Bu sitelere üye olmanın şartları kendine özgüdür. Bu yüzden alışveriş yapmadan önce, site kurallarını dikkatlice okumanızda fayda var.
Kaynakça:
https://www.google.com.tr/amp/s/www.forbes.com/sites/laurengensler/2017/05/24/the-worlds-largest-retailers-2017-walmart-cvs-amazon/amp/
Yazar:Emir Karasu
Yaptığınız uğraştığınız için teşekkür ederim. Yaptığım bir ödev için gerekliydi sağolun.