Nöbet geçirmenin yaşadığınız kasılmalar sonucunda size verdiği dayanılmaz vücut ağrıları, geçirdiğiniz yaralanmalar, kırık-çıkılar, belkide dilinizi ısırdığınız için dilinizde oluşan yaraların beslenmenizi engellemesi ve bu olumsuzlukların psikolojiniz üzerindeki etkileri, hiçbiri anlaşılmaz değil. İlaç kullanmanıza rağmen nöbetleriniz devam ediyorsa, yani dirençli epilepsi hastası iseniz. siz de cerrahi yöntem için uygun bir hasta olup olmadığınız konusunda bir nöroloji uzmanına başvurabilirsiniz.Tabi bu durumda olan bütün hastalara cerrahi yöntemle tedavi uygulanması mümkün olmuyor. Öncelikle hastanın cerrahiye uygun olup olmadığının tespiti için birtakım testlerden ve incelemelerden geçirilmesi gerekmektedir.
Yapılan incelemeler sonucunda cerrahi yöntemin ne kadar başarılı olabileceği tartışılmaktadır. Bu yüzde yüksekse, siz de kararınızı vermiş artık daha kaliteli bir hayat sizin olsun istiyorsanız bu yola adım atabilirsiniz. Çoğu hasta bu yöntemi bilmiyor. Bilse de cesaret edemiyor. Ölüm hayatın her anında yanı başımızda aslında… Yolda trafik içerisinde yürürken nöbet geçiren hastanın da ölüm riski yok mu? Maalesef, ülkemizde bu konudaki bilinç gelişmediği için epilepsi cerrahisi yapan onlarca başarılı cerrahımız varken, başvuran sayısı Avrupa ülkelerine göre çok daha az. Sizlere, bu süreçle uzun süre ilgilenmiş biri olarak, epilepsi hastalığında cerrahi süreçten biraz bahsetmek istiyorum.
Epilepsi Hastalarında Cerrahi Tedaviye Nasıl Karar Verilir?
– Hastanın nöbetlerinin dirençli yani ilaç tedavisine cevap vermeyen tipte olması gerekmektedir.
– Hastanın en az 2 yıl ilaç tedavi görmüş olması, en az 2-3 ilacın yeterli dozda kullanılmış olması gerekmektedir.
– Cerrahi tedaviye geçilmeden önce hastanın nöbetleri takip edilmeli aha sonra, tıbbi tedaviye dirençli olduğunun gösterilmesi gerekir.
Kaç Tip Epilepsi Cerrahi Tedavi Yöntemi Vardır?
– İki tipte epilepsi cerrahi yöntemi bulunmaktadır. En çok tercih edileni, “Rezektiv Cerrahi” yöntemidir. Bu yöntemle epileptik odağın kendisinin ortadan kaldırılması söz konusudur. Bu yötem, nöbetleri belirli bir odaktan başlayan hastalara uygulanır. Bu hastalarda odak, beynin uygun bir yerinde ise, yani konuşma,hafıza-bellek, görme, vücudun hareketini sağlayan noktalar haricinde bir noktada ise; ameliyat sonrasında da bu fonksiyonların zarar görmeyeceği düşünülüyorsa, cerrahi müdahale uygulanabilmektedir.
Zeka düzeyi 70’den düşük olan hastalarda operasyon yapılıp yapılmayacağı konusu iyi düşünülmelidir. Tabi sadece düşüncede kalmayan bu süreç, zeka düzeyi normal olan ve olmayan tüm hastalarda bir çok inceleme ile desteklenmektedir. Cerrahi operasyon yapılmadan önce nöroloji uzmanı-beyin cerrahı, radyoloji uzmanı, nöropsikolog ve psikiyatrist tarafından yapılan incelemeler sonucunda, hastanın ameliyata uygun olup olmadığı konusunda kesin karar verilebilir. Gerekli görüşmeler yapılır, MR, EEG, EEG Monitörizasyonunda çekilmiş en az 3 nöbet odak noktasının tespit edilmesini kolaylaştırır. Böylece nöbete sebep olan odak noktasının tam tespiti sağlanır. Odak noktası uygun bir yerdeyse, artık cerrahi müdahale için psikolojisi iyi ve iyileşmeye umut bağlamış, kararlı bir hastadan başka hiçbir şeye ihtiyaç kalmamıştır.
Rezektiv cerrahinin başarısı, hastanın doğru seçilmiş olmasına, epilepsinin tipine, odağın uygun yerde olmasına ve cerrahi müdahale öncesindeki araştırmaların doğru yapılmış olmasına bağlıdır. Hasta ameliyat sonrasında 2 yıl kadar ilaçlarını içmeye devam eder. Bu süre içerisinde nöbet geçirmemişse ilaçlar yavaş yavaş azaltılır. Bu sizi korkutmasın ilaçlardan yine mi kurutulamayacağız diye olumsuz düşüncelere kapılmayın. Bu uygulama sizin operasyon sonucunda zarar görmemeniz için yapılacak bir uygulama.
– İkinci cerrahi tedavi yöntemi ise, fonksiyonel-palyatif cerrahi yöntemidir. Bu yöntemle nöbetlerin sıklığının azaltılması, nöbetin yayıldığı yolların kesilmesi böylece nöbet şiddetinin azaltılması amaçlanır.
Vagal Sinir Uyarımı (Pil Tedavisi)
Fonksiyonel bir cerrahi olarak bilinen Vagal Sinir Uyarımı, boyun kısmının tam sol tarafında bir sinir yolu ile beyine elektrik akımı iletir.Ufak bir operasyon sonucunda elektrot vagus sinirine bağlanmıştır bile… Göğsün sol cilt altına yerleşen pil, otomatik olarak beyine küçük elektrik akımları yollayarak hastadaki nöbetin kontrolünü sağlar. Bu tedavi yöntemi ile hastaların %50 ila 70 gibi büyük bir kısmında nöbetlerde azalma sağlanıyor.
Eğer iyileşmeyi gerçekten istiyorsanız, en başta kendinizle barışın. Bu hastalığı bir utanç olarak kesinlikle görmeyin. Unutmayın ki; her insan bir epilepsi adayıdır. Bu konuda bilinçlenmek ve umudunuzun olduğunu öğrenmek, sizi çok daha kaliteli bir yaşama taşıyabilir. Nöroloğunuzla görüşmeye ne dersiniz? Ne kaybedersiniz? Belki de nöbetsiz günler sizi bekliyor. Belki de hiçbir şey düşündüğünüz kadar zor değil.
Yazar:Eda Şahan