Günümüz koşullarında birçok insanın sorunu olan göz kuruluğu göz sulanması ile birlikte kendini gösteriyor. Gözyaşlarımız, korneamızın zarar görmesinin önünde engeldir. Yine, gözün beslenmesine katkı sağlıyor ve yabancı cisimlerin teması sırasında ve sonrasında gözümüzü temizler.
Göz kuruluğunun sebepleri:
– Bilgisayar ya da cep telefonu gibi aletlerin çok uzun süreler kullanılması
– Televizyonun uzun süre izlenmesi
– Otomobil sürmek gibi aşırı dikkat gerektiren ve göz kırpmayı azaltan aktiviteler
– Aşırı derecede kitap, dergi, gazete okumak
Göz kuruluğu nasıl meydana gelir?
Damarsız bir yapı olan korneamızın beslenmesinin yegâne kaynağı gözyaşıdır. Normal şartlarda 18 saniyede bir gözlerimizi kırparız ve bu kırpmalar esnasında gözyaşımız kornea tabakamız üzerinden yayılır. 18 saniyede bir bu işlem tekrarlanır. Göz kuruluğunda önemli olan nokta gözyaşının miktarı değil kalitesidir. Gözyaşı belirli bir zaman bu bölgede kaldığında beslenme ve temizlik görevini görmüş olur. Musin adı verilen gözyaşı içeriğindeki maddelerinden göz merceğinin üzerinde 50 saniye kadar kalır. Musin eksikliğinde gözyaşı, çok daha seri bir biçimde akar. Bu da göz kuruluğunu meydana getirir.
Göz kuruluğu belirtileri:
Gözlerde;
– Sulanma hissi. (Korneadan kayan gözyaşı gözkapağı altında birikiyor ve kornea kuru kalıyor.
– Gözlerde batma hissi
– Yanma hissi
– Kızarma
– Gözler kırpılırken takılıyormuş gibi hissetme.
Bir süre sonra göz kuruluğu yaşamsal aktiviteleri etkileyerek, kişinin yaşam kalitesini düşürüyor. En ileri aşamalarda ise kişi adeta gözünü zor açar hale gelebiliyor. Bundan dolayı yukarıdaki şikâyetlerin herhangi biri ile karşı karşıyaysanız bir an önce göz doktoruna görünmelisiniz.
Önlemler ve tedavi:
Öncelikle, dikkatinizi yoğunlaştırmanızı gerektiren televizyon, cep telefonu ve bilgisayar gibi elektronik aletlerle geçirdiğiniz zamanı azaltın.
Doktorunuza danıştığınızda kuruluğun derecesine ve türüne göre bir göz damlası verecektir. Bu damlayı ihmal etmeden kullandığınızda farkı göreceksiniz.
Yazar:Enes Eker