Gelecekten itibaren insanlar ile makinelerin kısmi de olsa entegre bir şekilde yaşamaya başlayacağını ortaya atan uzmanlar var. Daha da ileri giderek insan beyninin temelde mekanik olan bir yapıya sahip olmadığının hali hazırda kanıtlanamadığını, dolayısı ile insan beyninin işleyiş yapısının tam olarak çözümlenmesinin ardından bir insana ait bilincin bir bilgisayara kopyalanabilmesi ve bu sayede bahsedilen kişinin ölümünden sonra bile bilincinin yaşatılabileceğini savunan uzmanlar bile var. Bu iddialardan da anlaşıldığı üzere bazı yapay zekâ uzmanlarının hedeflerinde artık yalnızca insan üretim gücü değil insan zihninin de kopyalanması durumu vardır.
Bazı nanoteknoloji uzmanları, DNA sırrının bir düzeyde çözümlenmesinin ardından biyo-sentetik adı altında, insanlar başta olmak üzere, yeryüzünde bulunan diğer canlı çeşitlerini optimize etmek hatta yeni bazı canlı türleri yaratmak için kolları sıvamış olan birtakım bilim insanlarını çağrıştırmaktadır. Yapay zekânın öncülerinden bazıları insan beyninin öğrenme yeteneğinin ve insanın davranış şeklinin yalnızca matematik bilimi ve bilgisayar bilimi ile açıklanmasının çok imkânsız olduğunu savunurken, bir kısmı da bilinç kavramının günümüzde tam olarak açıklanamaması durumunun altında sadece fizik ilminin temel yasalarının hâlâ tamamen anlaşılamamış olmasının yattığını ortaya artıyor. Yine bu konuda ağır basan en temel görüş, aynı günümüzde olduğu gibi gelecek zamanlarda da insan bilincini kopyalamanın mümkün olamayacağı görüşüdür. Nedeniyse insan bilinci konusunda yapılan araştırmaların bilincin kesinlikle yalnızca mekanik bir yapıya sahip olmadığı gerçeğini ortaya koymasıdır. Yine de insan bilincinin kopya edilmesinin bir gün başarılabileceğini varsayarsak da bunun gerçekte ne gibi bir amaca hizmet edeceğini tam olarak kestiremeyiz.
Kaynakça:
Bilim ve Teknik Dergisi
Yazar: Taner Tunç