Yeni doğan koliği (infantil kolik), her beş bebekten birinden mutlaka görülen, genelde akşam başlayıp herhangi bir sakinleştirme ile son bulmayan ağlamalara verilen isimdir. Ağlamak her bebeğin kendini ifade etme şekli, henüz olgunlaşmamış fizyolojisinin bir dışa vurumudur. Ancak karnı tok, altı temiz bir bebeğin sürekli olarak ağlaması normal değildir. İşte esasında bu tür kontrolsüz ve herhangi bir şekilde geçmeyen ağlama nöbetleri “kolik” olarak adlandırılır ki bunun halk arasında bilinen adı “gaz sancısı” dır.
Kolik Nasıl Anlaşılır?
Ağlayan bir bebek için hemen kolik teşhisi koymak yanlış olur. Çünkü tüm bebekler ağlar ve bu bebeklerin kimyasında bulunan, acıktığını ya da herhangi bir nedenden dolayı huzursuz olduğunu ve bunun giderilmesini istediği zaman verdiği bir tepkidir. Ancak eğer bebeğinizin ağlaması 2-3 saat hiç durmadan devam ediyorsa ve bu ağlama nöbetleri genellikle akşamüzeri başlıyor gece geç saatlere kadar sürüyorsa kolikten şüphelenebilirsiniz.
Koliğin bir başka belirtisi ise bebeğin huzursuz bir şekilde bacaklarını karnına doğru çekerek ağlaması ve gaz çıkarmaya çalışmasıdır. Bu durum bebeğiniz dördüncü ayına geldiğinde kaybolacaktır.
Koliğin Nedenleri Nelerdir?
Aslına bakılırsa koliğin herhangi bir nedeni yoktur. Çünkü kolik, bebeğin hayata gelmesi ile başlar. Anne rahminde henüz hava ile bile teması bulunmayan bebeğin anne sütünü içmesi vücuduna gaz sancısını veren en önemli etkendir. Bununla birlikte sırf nefes aldığı için bile yani havada ki oksijen bile bebeğinize gaz yapar.
Bebeğiniz kolik olmasının nedeni sizin yanlış beslemeniz, bebeğin gazını doğru alamamanız ya da ona iyi bakamamanızdan asla kaynaklanmaz. Bu nedenle sorunu kesinlikle kendinizde aramayın. Sadece bebeğiniz ağlama nöbeti geçirdiğinde ona karın masajı yaparak, ılık bir banyo yaptırarak, kucağınıza alıp sakinleştirici sözler söyleyerek rahatlatmaya çalışın.
Koliğin Çözümü Nedir?
Uzmanlar kolik ağlamalarının herhangi bir yöntemle geçmeyeceğini savunuyorlardı ancak son yıllarda yapılan araştırmalar prebiyotik damlaların kolik ağlamaları için birer çözüm olduğunu göstermiştir.
Bilimsel bir çalışmaya göre beş yüzden fazla bebekte bu damlalar denenmiş ve kolik ağlamalarının en aza indirgendiği hatta bazılarında hiç olmadığı gözlemlenmiştir.
Prebiyotik damlalar sayesinde kolik yani gaz sancısı, kabızlık ve reflü gibi bebekleri oldukça rahatsız eden sindirim problemlerinin giderildiği görülmüştür. Ancak bu damlalar kolik ağlamalarının geçmesini tamamen sağlamaz bu nedenle yeni doğan koliği ile karşı karşıyaysanız mutlaka çocuk doktoruna başvurmalısınız.
Yazar:Gülnisa Gülseven