Karabük ilinin, UNESCO tarafından 1994 yılında dünya mirası listesine alınan Safranbolu ilçesine ismini veren, bir gramı altının bir gramı ile eş tutulan, dünyanın en pahalı baharatı, safran.
Safran; sonbaharda çiçek açan bir çiğdem türüdür. Safran bitkisi, toprak altı kısım ve toprak üstü kısım olarak iki ayrı kısımdan oluşmaktadır. Toprak altı kısım; 1 – 5 cm çaplı, çok yıllık soğan ve saçak köklerden oluşmaktadır. Toprak üstü kısım ise, 20 – 25 cm boyundaki sap kısım ile mor renkli çiçek kısmından oluşur. Safranın çiçek kısmı, mor renkli taç yapraklara, sarı renkli dişi organ ve kırmızı renkli erkek organlara sahiptir.
Safranın baharat olarak kullanılan kısmı; kırmızı renkli erkek organlarıdır. Sonbaharda açan çiçekler toplanır. Erkek organlar toplanan çiçeklerden tek tek ayrılarak kurutulur. Kurutma işleminin bitmesiyle safran baharatı kullanıma hazır duruma gelmiş olur.
Anavatanı Pakistan, Hindistan olan safran, Anadolu’da Hititler döneminden bu yana yetiştirilmekte ve kullanılmaktadır. Özellikle Osmanlı döneminde Safranbolu yöresinde yetiştirilmiştir. Osmanlı Devleti, 1855 yılında İngiltere ye 9,5 ton gibi yüksek miktarda safran ihraç etmiştir.
Safran,günümüzde gıda sektörü ve halk hekimliğinde kullanılmaktadır. Tarihte boyar madde özelliği sebebiyle boya materyali ve kozmetik sanayisinde de yoğun olarak kullanılmıştır. Sentetik ürünlerin, özellikle boyar madde olarak safranın yerini alması ve yetiştiriciliğinin oldukça zor olması sebebiyle üretimi oldukça azalmıştır.
Safran, dünyanın en pahalı baharatıdır. Bunun en önemli sebebi, yetiştirilmesinin zorluğudur. Yarım kilo safran, ortalama 80 bin çiçekten üretilebilmektedir. Fiyatı da buna bağlı olarak oldukça yüksektir. Genellikle ticari paketlemeleri gram bazlı olarak yapılan safranın 1 kilogramı, Türkiye’de 10.000-15.000 TL’ye, Avrupada 20.000 Euro’ya kadar alıcı bulabilmektedir.
Yazar:Kadir Kulabas