Bilim insanlarının araştırmalarına göre milattan önce 1550 yılına kadar geçmişi bulunan en korkutucu hastalıkların başında gelen cüzzam (lepra), binlerce canı hayattan kopartarak tarihe geçmektedir. M.Ö. 1550 yılında Mısır papirüs kağıtlarında cüzzamdan bahsedilerek resimler çizilmiştir. Avrupa’da ilk olarak Büyük İskender’in Asya-Hindistan seferinde cüzzamdan bahsedilerek kayıtlarda yerini almıştır. Cüzzam hastaları toplumda dışlanıp aşağılanarak kötü gözle bakılmıştır. Hastalığın biyolojik olarak sebebi açıklansa dahi toplumdaki olumsuz etkileri kaldırılamamıştır. Orta Çağda cüzzam hastaları özel kıyafet giyerek dolaşırken, yolun sadece belli kısımlarından yürümeleri uygun bulunurken, modern çağda cüzzam hastalarının hastanelerde tedavileri ayrı bölümlerde yapılarak toplumdan dışlanmışlardır. Cüzzam hastalığının bulaşıcılığı çok az olup, hastalığın ilerleyişi yavaş dahi olsa günümüzde hijyen koşullarının yetersiz olduğu, açlık ve yoksullukla mücadele eden ve sağlık hizmetlerinin zayıf olduğu ülkelerde hastalık seyrini sürdürmektedir.
Dünya Cüzzam Günü Ne Zamandır?
Her yıl ocak ayının son haftası cüzzam haftası olarak bilinip son pazar günü de dünya cüzzam günü ilan edilmiştir. 2025 yılında dünya cüzzam günü 26 Ocak pazar gününe denk gelmektedir. Her sene cüzzam hastalığına farkındalık çekmek amacıyla etkinlikler düzenlenerek korunma yolları aktarılmaktadır. Cüzzam gününde hastaların dışlanmaması, ön yargıların ortadan kalkması ve ayrımcılık yapılmaması gerektiği vurgulanmaktadır.

Türkiye’nin Cüzzam Hastalığıyla Mücadelesi
Türkiye cüzzam hastalığıyla mücadelede başarılı olan ülkelerin başında gelmektedir. Cumhuriyetin ilk senelerinde ülkemizde yayılan cüzzam hastalığı uzun uğraşların ardından 2017 yılının sonunda 605 hasta sayısı ve 2 yeni vakayla oldukça aza indirgenmiştir. Cüzzam hastalığının Türkiye’deki savaşçısı olarak bilinen profesör doktor Türkan Saylan, Cüzzamla Savaş Derneği’ni kurarak hastalığa karşı önemli başarılar elde etmiştir. Merhum Saylan, dünyada da cüzzam hastalığına karşı öncü olduğu bilim yöntemleriyle 1986 senesinde Hindistan’da uluslararası Gandhi ödülüne layık görülerek saygıyla anılmaktadır.
Cüzzam Hastalığının Bulaşma Yolları
Hastalığın bir diğer ismi “hansen” hastalığı olarak anılan daha çok cüzzam (lepra) olarak tarihte geçen mycobacterium lapre isimli mikrobun vücutta yayılmasıyla kronik enfeksiyon hastalığı olarak tanımlanmaktadır. Cüzzam hastalığının tek bulaşma yolu insandır. Çıkan yaralar ve burun salgısıyla yayılan hastalıkta kuluçka süresi 5 yıl ve 25 yıl arasında değişmektedir. Tedavi edilmeyen hastalar çevresindeki kişilerle sık ve yakın temasta bulunduğu takdirde ağız ve burun damlacıklarındaki sıvılarla bulaşarak hastalık kendini belli etmektedir. Cüzzam hastalığı özellikle çok çocuklu ailelerde ve kırsal kesimlerde dengesiz yaşayan, aynı kaptan yemek yiyen kişilerde görülmektedir.
Cüzzam Hastalığının Tedavisi
Cüzzam hastalığı erken teşhis edildiğinde tedavisi kesin ve kısa süreli olmaktadır. Hastalık sahibi kişilerin sağlık kuruluşlarına bildirimde bulunmaları zorunludur. Cüzzam hastası olan kişiler öncelikle İstanbul, Elazığ ve Ankara’daki lepra hastanelerinde tedavi altına alınmaktadır. Tedavi süreci belirlenen hastanın işlemleri şehirlerinde bulunan hastanelerde devam edebilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlemiş olduğu çok ilaçlı tedavi yöntemi kullanılarak masrafları DSÖ karşılamaktadır. Hastaya “Lepra Eradikasyon Programı” uygulanarak tedavisi sonlanmaktadır.
Cüzzam Hastalığının Belirtileri
Cüzzam hastalığının belirtileri arasında kişinin el ve ayaklarında uyuşma, hassas sinir dokusu, deride yanma hissi, yüzde ve kulak memelerinde şişlik ve yamukluklar, kirpik ve kaşların dökülmesi yer almaktadır. Kesin tanı olarak deri veya sinir biyopsisi Ziehl Neelson aside dirençli boyayla boyanarak ortaya konmaktadır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte polimeraz zincir reaksiyonu gibi moleküler tedavi yolları tanıda kullanılan yöntemlerden olmaktadır. Tedaviye geç kalındığı takdirde felç, görme kayıpları, kalıcı kaş ve kirpik dökülmeleri insan vücudunda kendini belli etmektedir. Ülkemizde şu an görülmese dahi insanların bilinçlenmesi için her sene ocak ayının son haftasında hastalığa farkındalık çekilerek tanıtımlar yapılmaktadır.
Kaynakça:
www.duzenpoliklinigi.com
Yazar: İrem KÖSE
Cüzzamın Türkiye’den başarılı kişiler tarafından kontrol altına alındığını yeni öğrendim. Helal olsun bilimin öncüleri olan Türk bilim insanlarına…