Bilgiustam
Bilgiyi ustasından öğrenin

Hipokampus Nedir, Görevleri ve İşlevleri Nelerdir?

0 1.196

Hipokampus beynin bir parçasıdır ve beynin alt orta bölümünün iç kıvrımlarında, bulunan temporal lob olarak bilinmektedir. Kişiler, 4 yüzyıldan fazla bir süredir hipokampüsü bilmektedir ve beynin en çok çalışılan bölümlerinden biridir. Başlıca işlevleri, öğrenmeyi ve hafızayı içermektedir. Hipokampus hakkında bilgiler bilmek araştırmacıların hafızanın nasıl çalıştığını anlamalarına yardımcı olmaktadır.

Fonksiyonu

Hipokampus, tepki ve duygu fonksiyonlarıyla ili ilgili olan limbik sistemin bir bölümüdür. Limbik sistem korteksin kenarında yer alır, hipotalamus ve amigdalayı içermektedir. Bu yapılar, endokrin sistem ve genellikle savaş ya da uçuş reaksiyonu olarak bilinenler gibi farklı vücut fonksiyonlarını kontrol etmeye yardımcı olmaktadır.

Hipokampus ve Hafıza

Hipokampus Nedir, Görevleri ve İşlevleri Nelerdir?Hipokampus, kişilere bildirimsel ve mekansal ilişki anılar süreci iki tür hafıza ve almalarında yardımcı olmaktadır. Bildirimsel anılar, gerçekler ve olaylarla ilgili olanlardır. Örnekler bir oyunda konuşmaların veya satırların nasıl ezberleneceğini öğrenmeyi içermektedir. Mekânsal ilişki hatıraları, yolları veya rotaları içermektedir. Örneğin, taksi şoförü şehirden bir rota öğrendiğinde, mekansal hafıza kullanmaktadır. Mekânsal ilişki hatıralarının sağ hipokampusta depolandığı görülmektedir. Aynı zaman da Hipokampus kısa süreli hatıraların uzun süreli hatıralara dönüştüğü bölümdür ve bunlar daha sonra beyinin başka bir yerinde saklanmaktadır. Yapılan araştırmalar sinir hücrelerinin yetişkinlik boyunca gelişmeye devam ettiğini göstermiştir. Hipokampus beyindeki yeni sinir hücrelerinin üretildiği az sayıdaki yerlerden biridir.

Hipokampüs Hasarı

Eğer hipokampüsün bir veya iki parçası Alzheimer hastalığı gibi hastalıklardan veya bir kazada zarar görürse, kişi hafıza kaybı ve yeni, uzun süreli anılar yaratma kabiliyeti kaybı yaşamaktadır. Hipokampal hasardan kısa bir süre önce olan bazı şeyleri hatırlayamayabilirler, ancak daha uzun zaman önce olan şeyleri hala hatırlayabilirler. Bunun nedeni, uzun süreli hafızaların beynin başka bir yerinde, uzun süreli olduklarından depolanmasıdır. Geçici küresel amnezi, aniden, görünüşte kendi başına gelişen ve daha sonra oldukça hızlı bir şekilde kaybolan özel bir hafıza kaybı türüdür. Geçici küresel amnezisi olan çoğu kişi sonunda anılarını yeniden kazanır, ancak sorunun neden oluştuğu ve neden çözüldüğü nedenleri belirsizdir. Ayrıca Hipokampusa verilen hasarın onu işlevini etkileme ihtimali yüksektir. Hipokampusun hasar görmesi, bir yerden bir yere nasıl gidileceğini hatırlamayı zorlaştırmaktadır. Kişi, yaşadığı mahallenin haritasını çizebilir, ancak yeni bir alanda bir mağazaya gitmeyi bulmada zorlanabilmektedir. Aynı zamanda şizofreni ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi durumlarla da ilişkilendirilmiştir.

Hipokampusu Etkileyen Hastalıklar

Hipokampus beynin hassas bir parçasıdır. Yüksek düzeyde strese uzun süreli maruz kalma dahil olmak üzere, bir dizi koşul olumsuz etkilemektedir. Ayrıca çeşitli hastalıkların ve faktörlerin, hipokampüsün görevini yapma yeteneğini bozduğu bilinmektedir. Bu hastalıklar aşağıdaki gibidir:
Alzheimer hastalığı: Hipokampus, Alzheimer hastalığından etkilenen ilk alanlardan biridir. Alzheimer’ın erken bir işareti, kişinin kısa süreli hafızasını kaybetmeye başladığı zamandır. Ayrıca yönergeleri takip etmekte zorlanmaktadır. Hastalık ilerledikçe, hipokampus hacmi kaybeder ve günlük yaşamı zorlaştırmaktadır.
Epilepsi: Yapılan analizler sonucunda, epilepsili kişilerin yüzde 50 ila 75’inin hipokampusa zarar verdiğini ileri sürmektedir. Ancak, epilepsinin bu hasarın nedeni mi yoksa sonucu mu olduğu tam olarak belli değildir.
Depresyon ve stres: Şiddetli depresyonu olan kişilerde, hipokampus kapasitesini kaybetmektedir. Bilim adamları küçük boyutun depresyonun sonucu olup olmadığından ya da katkıda bulunan bir faktör olup olmadığından emin değillerdir. Stresin hipokampus üzerinde olumsuz bir etkisi olduğuna dair kanıtlar mevcuttur.

Hipokampus Küçükse Ne Olur?

Alzheimer hastalığı, depresyon ve stres, daha küçük boyutlu bir hipokampusa bağlı görünmektedir. Alzheimer’da, hipokampusun büyüklüğü hastalığın ilerlemesini teşhis etmek için kullanılmaktadır. Bazı araştırmacılara göre, depresyonu olan kişilerde, hipokampus yüzde 20 oranında küçülmektedir. Çalışmaların yorumları hipokampüsün, şiddetli depresyon yaşayan kişiler, depresyonu olmayanlara göre ortalama yüzde 10 daha küçük olabileceğini göstermiştir. Cushing hastalığı, kişiler stres altındayken ortaya çıkan bir hormon olan yüksek seviyelerde kortizol ile bağlantılı bazı semptomları içermektedir. Bu semptomlardan biri, hipokampüsün boyutunda bir azalma olduğudur.
Maymunlar üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, hipokampüsün boyutunun yüzde 54 kalıtımsal olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte, hipokampus yetişkin yaşamı boyunca nöronlar üretmeye devam ettiğinden, bağlantı belirsizliğini korumaktadır. Ayrıca küçük bir hipokampüsün belirli koşulların altında yatan bir sebep olup olmadığı veya bunun bir sonuç olup olmadığı da açık değildir.

Güncel Araştırma

Hipokampus Nedir, Görevleri ve İşlevleri Nelerdir?2016 yılında bilim adamları, egzersizin bilişsel gerileme ve yaşlanma üzerindeki etkilerini inceleyen çalışmaları gözden geçirmiştir. Sonuçlar, yaşlılıkta egzersizin güçlenebileceğini göstermektedir bu yapının yeni sinir hücreleri üretme yeteneğini göstermektedir. Bu, belleği koruyacak ve potansiyel olarak iyileştirmektedir, ancak bunun nasıl gerçekleştiği belirsizliğini korumaktadır. Ek olarak, bir dizi değişken sonucu etkilemektedir ve bulguları doğrulamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.
Ağustos 2017 yılında Hong Kong’daki araştırmacılar, hipokampustaki düşük frekanslı aktivitelerin beynin diğer bölgelerinde fonksiyonel bağlantıya yol açabileceğini öne süren bulgular yayınlamıştır. Başka bir deyişle, hipokampustaki aktivite sadece hafızayı ve yol bulmayı değil aynı zamanda görme, işitme ve dokunma gibi işlevleri de etkilemektedir. Bu anlamda, hipokampus beynin kalbi olarak tanımlanmaktadır.

Kaynakça:
brain.oxfordjournals.org
psycheducation.org
dartmouth.edu

Yazar: Özlem Güvenç Ağaoğlu

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku