Havacılık artık daha önce hiç olmadığı kadar insanoğlunun bir parçası haline geldi. Bu durum teknolojik anlamda yaşanan gelişmelerle paralel bir durumla gerçekleşmiştir. 19. yüzyılda çok sayıda çalışmayla üzerinde durulmaya başlanılan uçma fikri, beraberinde birçok irili ufaklı denemeyi de getirmiştir. Öyle ki, her ne kadar ilk uçağı Wright kardeşler üretip tescillemiş olarak bilinilse de, bu doğru değildir. Alman mucit Gustav Weisskopf, aslında çok daha önce uçağı icat etmiş ve de uçmuştu. Her ne kadar ilk başlarda bu bir efsane olarak yorumlansa da ilerleyen zamanlarda, bunun bilimsel olarak ispatı yapılınca, bir anlamda Weisskopf ismi tüm dünyada bilinir hale gelmiştir. Havacılık artık insanoğlunun bir yerden bir yere seyahat etme gayesiyle tercih ettiği en büyük sektörler arasında yer alır. Bunun nedeni aslında oldukça açık ve de kesindir. Çünkü havayolu halen en güvenilir ve hızlı ulaşım yolu olarak kabul edilir. Bu da sektörün zaman içersinde dünya ulaşımına çok büyük bir katkı sunması sonucu doğurdu. Özellikle de jet motorunun bulunuşu ve de yaygınlaştırılması, Boeing, Airbus gibi dünyaca ünlü uçak üreticilerinin hayatımıza girmesini sağlamıştır. Bu havayolu şirketleri, çok sayıda değişik modelde jetler tasarlamışlardır ve de birbirleri ile yaptıkları rekabette havacılığa her anlamda pozitif bir sonuç doğurmuştur.
Çok sayıda havayolu şirketi II. Dünya Savaşı sonrasında kurulmuş ve de bunların birçoğu halen aktif olarak faaliyet sürdürmektedir. Havacılığın gelişmesiyle beraber havacılık mevzuatı kavramı da gelişmiştir. Bu anlamda Montreal ve Varşova Konvansiyonları imzalanmıştır. Bu anlamda uçakların özellikle güvenlik prosedürleri daha da iyileştirilmiştir. Amerika Birleşik Devletleri Federal Havacılık Dairesi, bir dizi kurallar getirmiştir. Söz konusu bu kurallara eşdeğer ve de benzer kurallar dünyanın diğer ülkelerinde de kabul edilmiştir. Bu kurallar doğrultusunda uçaklar havalanma süreci de dahil bir takım kurallarla kullanılabilecektir. Örneğin, uçakların acil durum prosedürleri çok sıkı bir hale getirilmiştir. Bu sayede, her uçuş öncesinde uçak henüz havalanmadan, yolculara çeşitli acil durumlarda ne yapılması gerektiği, uçuş ekibi tarafından bizzat anlatılır. Her ne kadar yolcuların birçoğu bu kuralları ne kadar nazara aldığı tartışılsa da yine de uçuş mürettebatları her uçuş öncesinde yasal bir zorunluluk gereği, gerekli açıklamaları yapmakla yükümlüdür. Özellikle de suya yapılan acil inişlerde acil durum prosedüründen haberdar olmak son derece önemlidir. Bu anlamda uçuş mürettebatı, çok büyük bir ciddiyetle dinlenilmesi ve o esnada başka bir işle ilgilenilmemelidir.
Uçaklarda modellerine göre çok sayıda acil çıkış kapısı bulunur ve bu acil kapıları hemen önlerinde oturan yolcuların sorumluluğundadır. Bu durum söz konusu koltukta oturan için bir zorunluluktur. Eğer bu sorumluluğu yerine getiremeyecek bir yolcu söz konusu ise, bu durumu uçuş öncesinde ilgili mürettebata bildirmelidir. Yapılan bildiri sonucunda söz konusu koltuk yolcusu başka bir koltuğa alınır. Bu yüzden uçuşlar öncesinde uçuş ekibinin verdiği değerli bilgileri dinleyiniz ve bu konuda kendi kendinize pratik yapınız. Bu durum olası bir tehlike anında yaşamınızı kurtarmanız durumunda siz yardımcı olacaktır.
Yazar:Emir Karasu