Tarih boyunca insanların ve toplumların olduğu her yerde yoksulluk kavramı da var olmuştur. Bireylerin ve toplumların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için belli bir gelire sahip olmaları gerekmektedir. Bireyler kendilerini sefalete düşürebilecek ve yaşamlarını devam ettirmelerini engelleyecek her türlü olumsuz duruma karşı tedbir almışlardır. Yoksulluk kişinin var olan mevcut durumunun kötüye düşmesi ya da hayatını devam ettirebilmesi için ihtiyaç duyduğu şeyleri alamaması şeklinde tanımlanabilir. Küreselleşme ve devamında sınırların ortadan kalkması ülkeler arası ticari rekabetin artması devamında yoksulluk kavramını da gündeme getirmiştir. Ülkeler var olan mevcut durumlarını korumak için yoksullukla ilgili önleyici tedbirler almıştır.
Yoksulluk Türleri
a) Mutlak Yoksulluk
Her bireyin hayatta kalması için mutlaka karşılanması gereken ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu ihtiyaçlar temel gereksinimlerdir. Kişiden kişiye değişmeyen ve olmaması durumunda kişinin hayata devam etmesi imkansız hale gelen ihtiyaçlardır. Kişinin hayatta kalması için gerekli ihtiyaçları mutlak yoksulluk kavramı ile açıklanmaktadır. Mutlak yoksulluk kavramının içinde öncelikle gıda gelmektedir. Gıda bireylerin hayatta kalabilmesi için gerekli olan ve değişmeyen öğedir. Gıdanın yanı sıra sağlık ve su ihtiyacı da mutlak yoksulluğun içinde yer almaktadır.
Genel olarak aile bireylerinin hayatlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan temel ihtiyaçlarının tamamını mutlak yoksulluk kavramı ile açıklanmaktadır. Mutlak yoksulluğu açıklarken iki kavrama dikkat edilmesi gerekmektedir. Bunlar asgari tüketim ve asgari tüketimi sağlayacak asgari üründür. Bu iki kavram belirlenerek yoksulluk sınırı belirlenir. Belirlenen yoksulluk sınırının altında kalan kişilerin hayatta kalmaları mümkün değildir.
Mutlak yoksulluk kavramı belirlenirken kişinin hayatta kalması için gerekli olan fizyolojik gereksinimler şunlardır;
Beslenme: Kişinin yaşamı için önemli olan en temel ihtiyaçtır. Beslenme vücut kitle endeksi 16’nın üzerinde olmalıdır.
Barınma: Bireyin korunaklı ve yaşanabilecek bir yerde kalmasıdır. Kişinin kalacağı yerin fiziksel koşullarının uygun olması gerekmektedir.
Temiz İçme Suyu: İçme suyunun temiz ve arıtılmış olması gerekmektedir.
Temizlik: Bireylerin yaşadıkları ortam ve ortak kullanım alanları temiz olmalıdır. Özellikle tuvaletler ortak kullanımdan ziyade evin içerisinde kişiye ait olmalıdır.
Sağlık: Sağlık faktörü aslında diğer faktörler ile yakından ilgilidir. Bireylerin sağlık kontrollerinin düzenli olarak yapılması gerekmektedir. Kontroller sonucunda saptanan sağlık sorunları için uygulanması gereken tedavinin uygulanması gerekmektedir.
Eğitim: Her bireyin okuma yazma öğrenmeye hakkı vardır.
Bilgiye Erişim: Bireylerin istedikleri bilgiye ulaşma ve kendilerini geliştirme ile ilgili edinmek istedikleri bilgiye sahip olma hakları sınırlandırılamaz.
Hizmet Erişim: Toplumun yararlanması için sunulan eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlere ihtiyaç duyan herkes ulaşabilmelidir.
b) Göreli Yoksulluk
Mutlak yoksulluk sadece temel gereksinimlerle yoksulluk sınırını belirlemektedir. Bu da yoksulluk kavramını açıklarken yetersiz kalmasına neden olmaktadır. Mutlak yoksulluğun yetersiz kaldığı durum da göreli yoksulluk kavramı ortaya çıkmıştır. Göreli yoksulluğa göre yoksulluk sınırı sadece kişinin ya da hane halkının biyolojik anlamda varlığını sürdürme düzeyinin yanı sıra içinde yaşadığı toplumun şartlarına ne denli uyum sağladığı ve toplumun ortalama yaşam standardı içindeki durumu da önemlidir. Göreli yoksulluğa göre var olan gelirin toplum da nasıl dağıldığıdır. Göreli yoksulluğa göre bir aile için yeterli olan gelir başka bir aile için yeterli olmayabilir. Var olan gelirin haneler için farklı anlam ifade etmesi yani bireylere göre değişmesi göreceli olması göreli yoksulluğu ortaya çıkarmıştır. Göreli yoksulluğa göre toplumdaki herkesin temel ihtiyaçları karşılansa da toplumda mutlaka gelir dağılımında dengesizlik ve yoksul olan bir kesim olacaktır.
c) Nesnel Yoksulluk
Nesnel yoksulluk yoksulluğun nedenlerini somut bir şekilde ortaya koymaya çalışmaktadır. Nesnel yoksulluğa göre var olan yoksulluk bütün detayları ile incelenerek ele alınmalı ve var olan sorunlar daha önceden belirlenmiş olan çözüm yolları ile cevaplandırılmalı ve kişinin durumunu iyileştirici çözüm yolu bulmalıdır. Nesnel yoksullukta alanında uzmanlaşma önemlidir. Bireyler günlük hayatları içerisinde her zaman doğru tercih yapamayabilirler. Bireylerin doğru tercih almasını etkileyen sosyal-psikolojik ya da fizyolojik durumlar olabilmektedir. Bu nedenle kişi doğru karar veremediği için yoksulluğa düşebilir. Yanlış tercihinden dolayı yoksulluğa düşen kişi bir uzman tarafından yardım alarak içinde bulunduğu durumdan kolaylıkla kurtulabilir. Uzman, kişi ile ilgili somut verilere ulaşarak kişiyi doğru yönlendirir ve kişi yoksulluktan kurutulabilir. Uzman kişinin ulaştığı somut veriler ise kişinin geliri, tüketimi ve kalori hesaplamalarıdır. Nesnel yoksullukta önemli olan uzman görüşüdür. Çünkü kişi tercihlerin de yanılabilir ve ihtiyacı olmayan ürünlere yönelebilir.
d) Öznel Yoksulluk
Nesnel yoksullukta uzmanların görüşleri ve değerlendirmesi önemliydi. Öznel yoksulluğa göre yoksulluk tanımı yapılırken bireyin tercihleri ve yoksulluğa yüklediği anlam önemlidir. Bunun için yoksulluk tanımı yapılırken yoksulluk sınırı belirlenirken kişinin tercihleri ve görüşleri ele alınmalıdır. Öznel yoksullukta kişilerin değerlendirmesi önemli olduğu için direk kişilerden veri elde etmek gerekmektedir. Öznel yoksulluk bireylerin tercihleri dikkate alındığında, hangi türde bir tüketim alışkanlığının ne çeşit sebepler yüzünden gerçekleştirilemediğini gösteren ve bu sebeplerin yol açtığı sonuçlarla beraber nasıl ortadan kaldırılacağı ile ilgili sorulara tüketici anketleri ile cevap bulan öznel yoksulluk yaklaşımıdır.
Yazar: Nagihan Albayrak