Bilgiustam
Bilgiyi ustasından öğrenin

Terlemenin Yaşamımızdaki Yeri

0 417

Terlemenin Yaşamımızdaki YeriTerleme sempatik sinirler tarafından kontrol edilen otonom yani istemsiz bir olaydır. Bulunduğumuz ortamların sıcaklığı her zaman aynı olamaz. Değişen sıcaklıklara uyum, vücut sıcaklığının zarar verecek kadar yükselmesini önlenmesi terleme ile sağlanır. Vücudun farklı kısımlarında ter bezleri bulunur. Ter bezleri açık salgı bezleridir. Bu bezlerde ter denilen bir sıvı oluşur ve ince bir kanalla deri üzerine salgılanır. Amaç hem buharlaşma ile yükselen vücut sıcaklığını düşürmek ve kişiyi serinletmek hem de boşaltıma yardımcı olmaktır. Terin bileşimine bakıldığında su, üre, tuz, amonyak, bikarbonat, bakır, çinko gibi bazı iz elementler ve yağlar bulunur. Ter bezlerimizin sayısı yaklaşık 2,5 milyondur. Sadece 250 bini ayaklardadır. Ter bezlerinin 3 milyon kadarının ürettiği ter berrak ve kokusuzdur. Bu nitelikteki ter bezleri yüz, el ayalarında ve ayak tabanlarında bulunur. Genital bölgedeki ve koltuk altlarındaki ter bezlerinin salgıları kokulu ve daha koyu kıvamlıdır. Çamaşırlarda leke kalmasının sebebi budur. Ancak koltuk altlarında berrak sıvı üreten bezler de bulunur.

Neden, Ne Zaman Terleriz?

Nasıl sıcak bir ortamda terliyorsak spor yaparken de iç ısımız arttığı için terleriz. Aşırı terleme vücuttan atılan su ve tuz miktarını artıracağı için kaybedilen sıvı yerine koyulmalı, vücut susuz bırakılmamalıdır. Bunu sağlamanın en iyi yolu bolca su içmektir. Fazla su içilir ya da karpuz gibi sulu meyveler yenir, çorba, ayran, kahve, çay gibi sulu besin ve içecekler tüketilirse terleme artar. Korku, heyecan, stres sırasında salgılanan adrenalin gibi bazı hormonlar da terlemenin artmasına sebep olur. Hiçbir şey yapmıyor olsak da yine biraz terleriz. Aspirin veya benzeri salisilat içeren ilaçların da terlemeyi artırma özelliği vardır. Bazı hastalıklar da terlemeyi artırır. Bazı kişiler de genetik yapılarından dolayı çok terler. Terlemeyle bir günde yaklaşık 1 litre sıvı atarız. Serin ortamlarda, yağış olduğunda ve soğukta terleme az olacaktır. Hastalık sebebiyle de terleme azalabilir. Terleme az ise cilt daha kuru olur.

Terlemenin Yaşamımızdaki YeriTerlemenin Yararları Nelerdir?

Terleme aşırı sayılacak derecede olmadığı sürece son derece doğal ve faydalı bir olaydır.
İdrar yoluyla kandaki birçok zararlı ve fazla madde vücuttan uzaklaştırılır. Böbreğin kanı süzmesiyle oluşan idrar yoluyla atılamayan bazı toksinler ve fazla olan maddeler de terle atılır. Terleme ayrıca kan dolaşımını artırır ve dolayısıyla kalbe yardımcı olur. Hamam, buhar odaları ve saunalarda terlemenin esasında bu gerçekler vardır. Deri yüzeyine kanallarla ulaşan ter vücuttan çekilen ısıyla buharlaşır. Bu sırada yükselen vücut sıcaklığı düşer. İşte çok sıcak ortamlara dayanabilmemizin ve ateşi yüksek olan hastaların rahatlamasının sebebi budur. Yani terleme bir çeşit termostattır. Terleme gözenekleri açarak deriyi pürüzsüz hale getirmekte ve tonunu düzeltmekte, erken yaşlanmayı da önlemektedir. Ancak terleyen cilt güzelce temizlenmelidir.

Terlemenin Yaşamımızdaki YeriTerleme Hasta da Edebilir

Terleme eğer çok uzun sürmüyorsa yararlıdır. Ancak uzun sürerse kişiyi kuvvetten düşürüp deriyi de tahriş edip bazı deri hastalıklarının oluşumuna fırsat oluşturabilir. Terleme yoluyla vücut sıcaklığı düştüğü için zatülcenp, nezle, soğuk algınlığı gibi hastalıklara yakalanmak da kolaylaşır. Terleme sadece deriyi soğutmaz, kanı da soğutur. Kanın soğumasından iç organlarımız da etkilenir. Annelerin ve diğer aile büyüklerinin çocukları “Terleme, üşütür hasta olursun!” şeklinde uyarmalarının altında yatan gerçek budur. Gerçekten de terli durumdayken esintiye ya da rüzgâra karşı durulmamalıdır. Bulunulan ortamın sıcaklığından bunalıp zaten kan ve iç organlar soğumuşken üstüne bir de soğuk su içmek hastalıkları davetten başka bir şey değildir.

Yaşa ve Cinsiyete Göre Terleme

Beyindeki ısı düzenleme merkezlerinden çıkıp sempatik sinirler vasıtasıyla ter bezlerine iletilen uyarılar sonucu ter üretilir. Bir çeşit boşaltım şekli olan terleme erkeklerde kadınlardan iki kat daha fazla gerçekleşir. Yaşın ilerlemesiyle her iki cinsin de terlemesinde azalma gözlenir. Kilosu fazla olanlar da çok terler. Menopoza girmiş olan kadınların çoğunda gerçekleşen hormonsal değişimler zaman zaman sıcak basmasına ve fazlaca terlemeye sebep olur. Metabolizması diğer kişilerden daha hızlı işleyenler de fazla terler.

Ter Neden Kokar?

Koltuk altlarındaki ter bezlerinden çıkan terin kokması, giysilerin koltuk altına denk gelen kısımlarının ıslanıp lekelenmesi özellikle yaz aylarında istenmeyen bir durumdur. Terin kokmasının asıl nedeni amonyaktır. Biz farkında olmasak da koltuk altlarımızda çok sayıda bakteri yaşar. Salgılandığında asit karakterde olan ter içindeki bazı maddeler zaman geçtikçe sıcağın ve bakteri faaliyetlerinin etkisiyle amonyağa dönüşür ve ter bazikleşir. Anti bakteriyel sabunların kullanılması ile terin kokması önlenebilir. Bu sabunlar kullanıldığında terleme azalmayacak ama bakteriler azaldığı için koku oluşmayacaktır.

Terlemenin Yaşamımızdaki YeriTer Kokmamak İçin Ne Yapmalı?

Ter kokmamak için her şeyden önce vücut temiz tutulmalıdır. Her gün banyo yapan ya da duş alan, iç çamaşırlarını değiştiren, mevsime uygun kıyafetler giyen ( örneğin yazın pamuklu, bol giysiler giyilmesi cilde hava aldıracaktır) biri hastalık veya hormonal değişimler gibi anormal bir durum yoksa zaten rahatsız edici derecede terlemeyecektir. Genital bölge ve koltuk altı kıllarının uygun zaman aralıklarında temizlenmesi bakteri çoğalmasını önleyecektir. Koltuk altının terlemesi nedeniyle strese girilmesi sinirsel tepki yoluyla terlemeyi daha da artırmaktan başka bir işe yaramaz. Strese girmek yerine gün içinde koltuk altları için antiperspirant ve deodorant kullanmak terlemeyi sıfırlamasa da ter kokusunu azaltmak için iyi bir çözüm olabilir. Sarımsak, soğan, balık, sucuk, pastırma ve baharatlı yiyeceklerden alkolden, fazla kahveden ve çaydan, sigaradan, turşudan, çorba gibi sıcak içeceklerden, stresten uzak kalmak terlemeyi ve terin kokmasını önleyecektir.

Deodorant ve Antiperspirant Arasında Ne Fark Vardır?

Terlemenin sadece yüksek sıcaklığa bağlı olmadığını, boşaltıma da yardımcı olduğunu belirtmiştik. Tamamen engellenemese de terleme ve bakteri faaliyetleri deodorantlar ve antiperspirantlar kullanılarak azaltılabilir. Azaltmak bir yana her harekette etrafa hoş bir koku yayılması da iyi olabilir. Peki, deodorantlarla antiperspirantlar ( ter önleyiciler) arasında nasıl bir fark mevcuttur? Kısaca açıklamaya çalışalım.

Birbirinden farkı olan bu iki ürünün terleme ve koku oluşumunu önleme konusundaki etki şekilleri farklıdır. Deodorantlarda alkol ve anti bakteriyel maddeler bulunur. İçerikleri gereği deodorantlar bakterilerin üremesini denetleyip koku oluşmasını engeller. Hoş kokularının nedeni ise parfüm yağlarıdır. Deodorant kullanırken koltuk altı cildi kuru olmalıdır. Terli koltuk altlarına deodorant sıkılması ( veya roll-on sürülmesi) büyük bir hatadır. Zira var olan terle ve kokuyla karıştığında koltuk altları daha kötü kokacaktır. Spreyli deodorantlar giysilere değil kutu dik bir vaziyette iken çalkalandıktan sonra, yaklaşık 15 cm uzaktan koltuk altına püskürtülmelidir. Etkileri 12 saate kadar sürebilir ve koltuk altı haricinde vücut için de kullanılabilir.

Antiperspirantlar koltuk altlarının terlemesini önleyen, deodorantlardan daha üstün kozmetik ürünlerdir. Bunu sağlayan içeriklerinde yer alan, ter bezlerini sıkıştıran alüminyum tuzlarıdır. Etkisi en çok olan antiperspirantlar bile terlemeyi ancak % 60 oranında engeller ve tıpkı deodorantlar gibi kuru koltuk altlarına uygulanır. Cilt nemini azaltan antiperspirantlar sahip oldukları kokularla tazelik de kazandırır. Genellikle pudralı olan antiperspirantlar alkol içermez.

Ayakları Kokanlar Ne Yapmalı?

Ayakları kokanlar da günlük duşlarını almalı, ayaklarını, parmak aralarını iyi kurulamalı, nemli bırakmamalıdır. Doğal deriden ya da ayağa hava aldıracak türden ayakkabılar giyilmeli, aynı ayakkabı üst üste birkaç gün giyilmemelidir. Bu arada giyilmeyen ayakkabılar kuru, havadar bir yere bırakılmalı, içindeki nem ve varsa kokunun gitmesi sağlanmalıdır. Ayak kokusunu önlemeye yönelik sprey veya pudralar da kullanılabilir. Çoraplar da her gün değiştirilmeli, temizi giyilmelidir. Hava geçirgenliği iyi olan, nemi iyi çeken pamuklu, bambu iplikten yapılma ya da merserize çoraplar tercih edilmelidir. Eğer ortam uygunsa ayakkabılar ve çoraplar çıkarılarak dolaşılmalı, ayakların hava alması sağlanmalıdır.

Kaynakça:
https://www.ter.gen.tr
https://sagliklihoca.com
http://www.bakimliyiz.com

Yazar: Müşerref Özdaş

Bunları da beğenebilirsin
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku