Bilgiustam
Bilgiyi ustasından öğrenin

Yüzdüğünüz Sular Sizi Hasta Edebilir

0 734

İnsanlar yüzdükleri ve oyun oynadıkları sulardan (kıyı plajları, havuzlar, jakuziler/kaplıcalar, su oyun alanları veya okyanuslar, göller, nehirler ve su birikintileri gibi) eğer su mikroplarla kirlenmişse bazı hastalıklara yakalanabilir. Yaz aylarında yüzme nedeniyle ölümcül mikrop kapan insanlarla ilgili korkunç bazı hikâyeler duyulmaktadır. Örneğin geçen sene Meksika Körfezi’nde et yiyen bakteri olarak bilinen Vibrio vulnificus ile karşılaşan Floridalı bir adamın ve gölde yüzerken beyin yiyen bir çeşit amiple karşılaşan Minesota’da yaşayan bir gencin öldüğü ile ilgili haberler yapılmıştır ama yüzmeyi sevenlerin panik yapmasına gerek yoktur. Bunun gibi vakalar her sene görülebilse de sayıları çok azdır. Kişiler suyu yutmaktan kaçınırsa ve güvenli olmayan göllerde yüzmüyorsa, büyük olasılıkla bir sağlık sorunu yaşamayacaktır fakat ağır olmayan bazı su hastalıkları çok yaygındır.

Sulardan Bulaşan Hastalıkların SebepleriYüzdüğünüz Sular Sizi Hasta Edebilir

Okyanuslar, nehirler, göller ve göletler hayvanlardan, kanalizasyon sızıntılarından, yağmur fırtınalarından gelen akıntılardan, kentsel akıştan ve kirlilikten kaynaklanan bakteriler, kimyasallar, patojenler ve diğer kirleticilerle kirlenebilir veya diğer yüzücülerden bazı hastalık etkenleri suya karışabilir. Kişilerin ortalama olarak, göl veya sahil gibi doğal bir su kaynağında yüzdükten sonra, tahminen %3-8 oranında hastalanma olasılığı vardır. Hastalanma riski yaş, bağışıklık sisteminin sağlığı, sudaki kirleticilerin konsantrasyonu ve suyla temas miktarı gibi bir dizi faktöre bağlıdır.

En Sık Görülen Belirtiler Nelerdir?

Havuzlara girmekten kaynaklanan hastalıkların ana nedeni vücuttan suya taşınan mikroplardır. Sudaki virüsler, bakteriler ve parazitler gibi patojenler, mide-bağırsak enfeksiyonları, döküntüler, solunum yolu hastalıkları ve hatta yaşamı tehdit eden nörolojik durumlar gibi hastalıklara neden olabilir. Havuzlarda, jakuzilerde ve su oyun alanlarında mikropları öldürmek için kullanılan kimyasallar (klor veya brom) doğru seviyede tutulmazsa, bu mikroplar çoğalabilir ve yüzücüleri hasta edebilir.
Sulardan kaynaklanan hastalıkların sebep olduğu en yaygın semptomlar ishal, deri döküntüleri, kulak ağrısı, öksürük veya tıkanıklık ve göz ağrısıdır.

Su Hastalıkları Nasıl Yayılır?

Hastalıklar deniz, havuz ya da diğer yüzülen suları yutma, buğu, sis ya da aerosollerin solunması ya da kontamine su ile temas yoluyla yayılan mikroplardan kaynaklanır. Ayrıca suda bulunan veya sudan buharlaşıp gaza dönüşen kimyasallarla temas edilerek de alınabilir.

Su Kaynaklı Yaygın Hastalıklar Nelerdir?Yüzdüğünüz Sular Sizi Hasta Edebilir

Kirlenmiş sulardan çeşitli yollarla insanlara bulaşan mikropların sebep olduğu yaygın hastalıklar şunlardır:
İshal: En sık bildirilen ve sudan bulaşan hastalık ishaldir. Yüzerken nerede olursa olsun büyük olasılıkla ishal gibi sindirim sorunları yaşanabilir. İshalli hastalıklara Cryptosporidium, Giardia, Shigella, norovirus ve E. coli gibi mikroplar neden olur. Bu mikroplar ishal olan (veya son iki hafta içinde hasta olan) biri suya her girdiğinde bulaşabilir. İshal olan kişiler kesinlikle yüzmeye gitmemelidir. Aslında insanların herhangi bir zamanda vücutlarında, anüs etrafında tipik olarak yaklaşık olarak 0.14 gram (birkaç kum tanesine benzer) dışkı bulunabilir. İshal olan bir kişi suya girdiğinde vücudundaki o küçük miktardaki dışkı, etrafındaki suya karışarak mikropları bulaştırabilir. Bir başkası kontamine (bulaşmış, kirlenmiş) suyu çok az miktarda yutsa bile enfekte olabilir.
Havuzlardan ve diğer sulardan kaynaklanan ishal salgınlarının çoğunun nedeni olan Cryptosporidum (kısa adı Crypto), klor ile ve diğer kimyasallarla uygun şekilde arıtılan havuzlarda günlerce canlı kalabilir. Bu nedenle halka açık olan havuzlara girilmeden önce duş alınmalıdır. Havuza giren herkesin güvende tutulabilmesi için mide ağrısı,ishal, bulantı yaşayan kişiler suya girmemelidir. 2004 ile 2008 arasında bildirilen Crypto vakalarındaki artış yüzde 200’ün üzerindedir. Havuzlardan başka güvenlik bakımından iyi izlenmeyen nehirlerde veya göllerde yüzerken de bir ishal vakası oluşabilir. Uzmanlar aşina olunmayan yerlerde yüzmeyi özellikle de çocuklara tavsiye etmemektedir.
Su vasıtasıyla bulaşmış olan ishaller iki ya da üç hafta devam edebilir ve bazen ciddi, hayatı tehdit edici dehidrasyona (su kaybına) neden olabilir. Kanlı ya da 5 gün ve daha fazla süren ishali olan, titreyen veya ateşi olan kişiler doktora gitmelidir. Ağızda kuruluk, dudaklarda çatlama, cilt kızarıklığı, kafa karışıklığı, baş ağrısı ya da bir günde dört defadan daha az idrara çıkmak da vakit kaybetmeden tıbbi yardım alınması gerektiğini gösteren işaretlerdir.
Yüzücü kulağı: Bu hastalığın tıptaki adı otitis eksterna’dır. Herhangi bir suda çok fazla zaman geçirildiğinde kapılabilecek yaygın bir dış kulak yolu enfeksiyonudur. Cilt nemli olduğunda daha kolay bozulur ve bakteriler içeri girebilir. Kulağa giren su, kulak yolunda sıkışır ve bakteri ya da mantarların üremesine sebep olur. Çocuklarda daha sık görülür ve ağrı, kaşıntı, şişme gibi sorunlar oluşturabilir hatta kulaktan dışarı irin de akabilir. Reçetesiz kulak damlaları bunu önlemeye yardımcı olabilir. Yüzücü kulağı olduğu düşünülüyorsa bir doktora gitmek gerekir çünkü tedavi edilmesi için antibiyotiklere ihtiyaç duyulabilir.
Korunmak için sudan çıktıktan sonra bir havlu ile kulaklar kurulanmalıdır. Suyun dışarı çıkmasını kolaylaştırmaya yardımcı olması için baş bir taraftan diğer tarafa eğilebilir, kulak memesi hafifçe çekilebilir veya kulaklardan birkaç santimetre uzakta düşük ısıda bir saç kurutma makinesi çalıştırılabilir.
Lejyoner hastalığı: Havuzlarda ve jakuzilerde yaşayabilen mikroplar, sudan çıkan buharı veya buğuyu soluyan kişilere bulaşabilir. Akciğerde enfeksiyon oluşturan bir bakteri olan Legionella bazen soluma yoluyla yayılır ve Lejyoner hastalığının ortaya çıkmasına neden olur. Bu bakteri solunursa kişiler lejyonelloz olarak da adlandırılan bu tür zatürreeye yakalanabilir. Legionella suda, özellikle ılık suda doğal olarak bulunur. Enfeksiyon kapma riskinizi azaltmak için bir havuzun veya jakuzinin uygun şekilde temizlendiğinden ve dezenfekte edildiğinden emin olmak gerekir. ABD’de en yaygın su kaynaklı hastalıklardan biridir. Lejyoner hastalığında öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı, titreme, ateş ve kas ağrıları görülebilir. Erken teşhis edildiğinde genellikle antibiyotiklerle tedavi edilebilir ancak bazen ölümcül olabilir. 50 yaş ve üstü, sigara içen veya kronik akciğer hastalığı bulunan veya bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler için çok tehlikelidir. Herhangi bir kişi buna maruz kaldığından şüpheleniyorsa bir doktora görünmelidir.
Jakuzi döküntüsü: Jakuzide veya sıcak bir kaplıca küvetinde uzun süre kalmak kaşıntılı, kabarık, kırmızı lekeler oluşumuna neden olabilir. Sebebi genellikle Pseudomonas aeruginosa adı verilen bir mikroptur. Kaplıcaları temiz tutmak havuzlardan daha zordur çünkü yüksek sıcaklıklar klor gibi kimyasalları daha hızlı parçalamaktadır. Bu, bakteriler için iyi bir ortam sağlar. Bu nedenle jakuzilerdeki dezenfektan seviyeleri havuzlara göre daha düzenli kontrol edilmelidir. Kullanılan jakuzinin uygun dezenfektan ve pH seviyeleri için günde en az iki kez kontrol edilip edilmediği sorulabilir veya havuz ve jakuzi test şeritlerini kullanılarak kişiler suyu kendisi kontrol edebilir. Jakuzi döküntüsü yapan mikroplar okyanuslarda, nehirlerde veya göl sularında ve iyi dezenfekte edilmeyen havuzlarda da yayılabilir. Döküntüler genellikle 1-2 gün içinde kendi kendine geçer. Döküntü daha uzun devam ederse doktora gidilmelidir. Bir jakuziye girdikten hemen sonra daima sabunla duş alınmalı, mayo da yıkanmalıdır.
Zehirli yosunlar (Algler): Bazen okyanuslarda ve tatlı sularda yaşayan bu basit bitkiler kontrolden çıkıp tehlikeli zehirler üretebilir. Buna zararlı alg patlaması denir. Siyanobakteriler olarak bilinen bir tür, o sularda yüzen kişilerde ishal ve kızarıklıklar oluşturabilir, akciğerlerde sorunlara neden olabilir. Pis veya köpüklü görünen alanlarda yüzülmemeli ve alg patlamaları hakkında yayınlanan uyarılara dikkat edilmelidir.Yüzdüğünüz Sular Sizi Hasta Edebilir
Yüzücü kaşıntısı: Cercarial dermatit olarak da adlandırılan bu döküntü tatlı veya tuzlu sudan bulaşabilir. Cilde giren küçük bir parazite karşı verilen alerjik bir tepkidir. Deride karıncalanma, yanma veya kaşıntı, küçük kırmızımsı sivilceler ve küçük kabarcıklar olası semptomlardır. Enfekte salyangozlarla başlar ve kıyıya yakın sığ alanlarda onlara rastlanma olasılığı daha yüksektir. Bundan kaçınmanın en iyi yolu salyangozların yaşadığı bataklık yerlerden uzak durmaktır. Yüzdükten sonra her zaman duş alınmalı ya da bir havluyla vücudun nemi alınmalıdır.
Leptospiroz: Bu hastalığa neden olan bakterilere göllerde ve nehirlerde rastlanabilir. Bakteriler bu sulara enfekte hayvanların idrarıyla ulaşırlar. Mikroplar vücuda gözler, burun, ağız veya bir kesik yoluyla girer. Belirtiler arasında ishal, kırmızı gözler, baş ağrısı, ateş ve sarılık (karaciğerdeki bir sorundan kaynaklanan sarımsı cilt veya gözler) bulunur. Daha sıcak iklimlerde daha sık görülür ve son zamanlardaki şiddetli yağmurlar ve sel, bunu daha olası hale getirir.
Naegleria fowleri: Göller, nehirler ve kaplıcalar gibi ılık tatlı su noktalarında bulunan bu küçük organizmaya bazen “beyin yiyen amip” denir. Kirli suda yüzerken kişilerin burnuna girebilir. Bir kez vücuda girdiğinde dokuları yok eder ve neredeyse her zaman ölümcüldür. Riski azaltmak için burun kapalı tutulmalı, burun klipsi kullanılmalı veya baş suyun üzerinde tutulmalıdır.
Vibriyoz: Kesik, sıyrık veya vücutta yeni yapılmış bir dövme olduğunda okyanusta yüzülürse ılık kıyı sularında yaşayan bazı organizmalar yaralara girebilir ve enfeksiyona neden olabilir. Vibrio vulnificus adlı mikroorganizma türü bazen “et yiyen bakteri” olarak adlandırılır. Çok nadirdir ancak özellikle bağışıklık sistemi zayıfsa cilt ülserlerine neden olabilir ve ciddi sorunlara yol açabilir.
Konjonktivit: Mikroplardan kaynaklandığı zaman çok bulaşıcıdır ve ona sahip biriyle aynı havuzda yüzerek kapılabilir. Pembe göz olarak da bilinen bu durum gözlerin şişmesine, kızarmasına ve sulu sarı bir sıvı sızdırmasına neden olur. Kimyasallardan da kaynaklanabilir ve havuzlardaki klor bazen konjonktivitin hafif bir versiyonuna yol açabilir.
Kimyasallar
Havuzda yüzdükten sonra gözlerde kırmızılık, tahriş olmuş bir boğaz veya öksürük varsa, bunun nedeni muhtemelen kloramin adı verilen bir maddedir. Bunlar, havuzu dezenfekte etmek için kullanılan bir kimyasalın insanların havuza bıraktığı idrar, dışkı, ter ve ölü deri gibi şeylerle karışmasıyla oluşur. Suya girmeden önce duş almak (ve suya çiş yapmamak) bunların oluşumunu önlemeye yardımcı olabilir.

En Çok Kimler Risk Altındadır?

Çocuklar suyu çok sever fakat bağışıklık sistemleri yetişkinler kadar gelişmediğinden daha fazla risk altındadırlar, daha fazla su yutarlar, suda daha uzun süre kalırlar ve genellikle kumsalların en kirli bölgelerinde (sığ su ve kumda) oynarlar. En fazla risk altındaki diğer gruplar yaşlılar, hamile kadınlar ve sağlık sorunları olan veya vücutlarının mikrop ve hastalıklarla savaşma yeteneğini azaltan (kanser, organ nakli veya HIV nedeniyle) ilaçlar alan kişilerdir.
Zayıflamış bağışıklık sistemine sahip kişiler, eğlence amaçlı suların Cryptosporidium (veya kısaca Crypto) ile kirlenmiş olabileceğinin farkında olmalıdır. Crypto, bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde hayatı tehdit eden semptomlara sebep olabilir. Bağışıklık sistemi zayıflamış olan kişiler yüzme gibi eğlence amaçlı su aktivitelerine katılmak istiyorsa önce bir tıp uzmanına danışmalıdır. Bazı aktiviteler kişileri hastalık ve enfeksiyon riskine daha fazla maruz bırakabilir. Kirlenmiş suda yüzmek ve sörf yapmak gibi birincil temas etkinliklerine katılmak kişileri bir su hastalığına yakalanma riski altına sokar. Balık tutma veya yelken gibi su ile temasın düşük olduğu ikincil temas etkinliklerine katıldıktan sonra bile hasta olunabilir.

Risk En Çok Ne Zaman Artar?Yüzdüğünüz Sular Sizi Hasta Edebilir

Yağıştan sonra: Yoğun yağışların ardından olduğu gibi, sudaki kirlilik seviyesi yükseldiğinde eğlence amaçlı su aktivitelerinden kaynaklanan hastalık riski artar. Şiddetli yağışlar birçok kirleticiyi suya karıştırır ve bu süre zarfında birleşik kanalizasyon taşmaları, kanalizasyon baypasları daha olasıdır. Bu nedenle yağmurdan en az 48 saat sonra eğlence amaçlı su aktivitelerinden kaçınılması önerilir.
Kalabalık plajlarda, yüzme mevsiminin en yoğun olduğu dönemlerde: Yaz ve yüzme o kadar iç içedir ki biri olmadan diğeri düşünülemez. Yüzme mevsiminin en yoğun olduğu yaz aylarında su hastalıklarının daha sık meydana gelmesi şaşırtıcı olmamalıdır. İnsanlar yüzmek için suya girdiklerinde dışkı atıkları ve mikroplar gibi birçok kirleticiyi yanlarında taşıyabilirler. Hastalıkların diğer yüzücülere bulaşmasını önlemek için bir plajda bile suya girmeden önce mutlaka duş alınmalı, kişi hasta ise suya girmemeli ve asla suya işememeli veya suya giren bir bebek kaka yapmamalıdır. Sudan çıktıktan sonra da duş alınması önerilir.
Sorunlu olduğu ilan edilmiş bir plajda yüzmek: Plajda yüksek bakteri sayısı veya mavi yeşil alg patlaması gibi su kalitesi sorunları olan bir yer varsa su temasından kaçınılmalıdır. Sudaki bakteri seviyesi ne kadar yüksek olursa, hastalanma olasılığı o kadar yüksek olur.
Kanalizasyon çıkışlarının, atık su arıtma tesislerinin, nehirlerin ve akarsu ağızlarının yakınında yüzmek: Bu noktalar genellikle suda yüksek kirlenme seviyelerine sahiptir, bu nedenle bu sularda yüzülürse hastalanma olasılığı daha yüksektir.

Su Hastalıkları Nasıl Önlenebilir?

Su hastalıklarının yayılmasını önlemenin en iyi yolu, mikropları ilk etapta sudan uzak tutmaktır. Aşağıda belirtilen bazı genel kurallar su kaynaklı hastalıklardan korunmaya yardımcı olabilir:
*İshali olan kişiler sudan uzak durmalıdır.
*Su geçirmez bir bandajla kapatamadıkça açık bir yara ile yüzülmemelidir.
*Yüzmeden önce ve sonra duş alınmalıdır.
*Güçlü bir kimyasal kokusu olan, rengi atmış, bulanık veya pis görünen sulardan uzak durulmalıdır.
*Suya çiş yapılmamalı veya bebeklerin kaka yapmamasına dikkat edilmelidir.
*Su yutulmamalı, yüzerken su ağızdan uzak tutulmalıdır.
*Yüzdükten sonra kulaklar kurulanmalıdır.
*Bebek bezleri kontrol edilmeli ve bezler mikropların havuzdan ya da sudan uzak tutulması için bir banyoda ya da bu iş için ayrılan alanlarda değiştirilmelidir.
*Girilecek sudaki serbest klor ve pH seviyesi kontrol edilmelidir.
Bazı süpermarketler, donanım mağazalarının ve havuz malzemeleri satan mağazaların çoğu havuz kontrol şeritleri satmaktadır.
Hastalıklardan korunmak kadar güneşten de korunmak gerekir. Güneş kremi normalde iki saat arayla, terleme varsa veya yüzmeden sonra iki saati beklemeden, duş alıp cilt kurulanarak yenilenmelidir. Açık havada, güneş altındayken bol miktarda sıvı tüketilmelidir.

Suların Dezenfeksiyonu Önemlidir?

Havuzlarda, jakuzilerde/kaplıcalarda ve su oyun alanlarında sudan bulaşan hastalıklara neden olan mikroplara karşı klor veya brom ve pH ile dezenfeksiyon ilk savunmadır. Sudaki serbest klor seviyesinin 1-3 mg/L ya da milyonda bir birim (ppm), pH’ın ise 7,2 ile7,8 arasında olması havuzlardaki mikropları öldürme gücünü maksimum seviyeye çıkarır. Dezenfektan seviyesinin mesela klorun milyonda 2-4 parça veya ppm veya bromun 4-6 ppm ve pH’ın 7,2 ile 7,8 arasında olması jakuziler ve spa’lardaki mikropları öldürme gücünü maksimuma çıkarır. Klor, doğru dezenfektan ve pH seviyelerine sahip jakuzilerde ve havuzlarda mikropların çoğunu bir saatten daha kısa bir sürede öldürebilir fakat klorun Cryptosporidium gibi mikropları öldürmesi için gereken süre daha fazladır. Dolayısıyla bu mikroplar uygun şekilde dezenfekte edilen bir havuzda günlerce hayatta kalabilir. Bu tip mikropları bulunduran suların çok az miktarda yutulması bile kişilerin hastalanmasına neden olabilir. Bu nedenle öncelikle mikropların suya bulaşması engellenmelidir.

Kaynakça:
https://www.webmd.com/a-to-z-guides/ss/slideshow-swimming-illness
https://www.medicinenet.com/recreational_water_illnesses_rwis/article.htm#where_are_recreational_water_illnesses_rwis_found
https://www.health.com/family/recreational-water-illness
https://www.theswimguide.org/2016/08/05/recreational-water-illnesses/

Yazar: Müşerref Özdaş

Bunları da beğenebilirsin
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku