Amazonlar, Yunan Mitolojisi’nde geçen ve tamamı kadınlardan oluşan savaşçı bir ulustur. Terme Çayı (Thermedon) kıyısına yakın bir yerde kurdukları Themiskyra Kenti’nde yaşamışlardır. Amazon isminin kaynağının ise, okları iyi çekebilmek için sağ göğüslerini kestikleri için “göğsü olmayan” anlamına gelen bu kelimenin kullanıldığı ifade edilmektedir.
Yunan Mitolojisi’nde Amazonlar’dan Savaş Tanrısı “Ares” ve iyilik yapmayı ilke edinen “Harmonia”‘nın çocukları olarak bahsedilir. Yani Amazonlar hem savaşın inceliklerini almış hem de iyilik yapma konusunda ün salmışlardır.
Amazonlar, göçebeliğin ardından yerleşik hayata geçmiş ve tarım ile uğraşmışlardır. Bereket getirmesi için Bereket Tanrıçaso “Kybele” ortaya çıkmıştır. Amazonlar, kadınlara verdikleri önem ve bereketi simgelemesi nedeniyle Ana Tanrıça Kybele’ye tapmışlardır.
Amazonlarda Yaşam
Amazonlar, kadınların egemen olduğu bir toplum olmasına rağmen savaştaki tüm incelikleri sergilemişler ve kısa zamanda büyük bir ün yapmışlardır. Amazonların yaşam felsefeleri oldukça ilginçtir ve kaynaklarda çok çarpıcı bilgilere yer verilmektedir. Amazonların günlük hayatta erkekleri, sadece işçi ve uşak olarak yanlarında bulundurdukları anlatılmaktadır. Bunun yanı sıra Amazon kadınları nesillerini sürdürebilmek için savaştan esir aldıkları erkekler ile birlikte olurlar ve sonrasında ise onları öldürürlerdi.
Amazon törelerine göre, bir erkekle beraber olabilmeleri için en az üç erkeği öldürmüş olmaları gerekmektedir. Bu ilişkilerden doğan erkek çocukları ise ya sakat bırakırlar ya öldürürler veya başka bölgelerde yer alan ailelerine bırakırlardı. Bu ilişkilerden doğan kız çocuklarını ise özel gıdalarla besleyerek, güçlü bir şekilde yetiştirirlerdi. Amazonlar’ın ülkelerine erkeklerin girmesi yasaktır. Savaşta öldürdükleri erkeklerin cinsel organlarını ana Tanrıça Kybele’ye sunan Amazon kadınları, böylece bereket gelmesini dilemişlerdir.
Amazon Efsanesi
Efsaneye göre amazon kadınları, Truvayı Yunanlılara karşı savunmuşlardır. Bununla ilgili bilgi sadece efsanelerde değil Heredotta da yer almaktadır. Heredota göre, Amazon kadınları İyonya ve Truvaya gitmişler, aynı zamanda Truva Savaşında aktif bir rol oynamışlardır. Anlatılanlara göre Amazon kadınları, Yunan askerlerini denizde de takip ederler ve donanmalarını yok ederler. Bunun üzerine Yunanlılar ağır bir yenilgi alır.
Yunanlılar ise kadınlara yenilmenin vermiş olduğu acıyı başka türlü çıkarmaya karar verirler. Böylece Yunanlılar Amazon kadınlarını çıplaklığın simgesi olarak lanse ederler ve bu politikada da başarılı olurlar. Çıplak kadın denilince akla Amazon kadınlarının gelmesi de bu sebeple olmuştur. Oysa amazon kadınları, sağ omuzlarından aşağı doğru inip kalça hizasında bağladıkları bir gömlek giyerler, başlarına miğfer takarlardı. Bunun yanı sıra Asya topraklarında ise vücutlarını boyunlarına kadar sıkıca saran bir elbise ve başlarına da Frigya başlığı giyerlerdi.
Amazonlar’ın ülkemiz için önemli bir yeri vardır. Bu savaşçı kadınlar Samsunda yaşamışlar ve burada kendilerine bir medeniyet inşa etmişlerdir. Geçmiş yıllarda çekilen “Zeyna” isimli dizide Amazonlar ile ilgili birçok bilgi verilmekte ve bu dizinin ana kaynağını da Amazon kadınları oluşturmaktadır.
Tarihte isim yapmış olan önemli amazon kadınları; Ainaan, Penthesilea, Antibrote, Cleite, Helene, Hippolyte, Melanippe, Otrera, Thalestris, Myrinadır.
Eski Yunan kentlerinde birçok Amazon anıtı bulunmuştur. Kahramanlıkları dillere destan olan Amazon kadınları için birçok heykel yapılmıştır. Ayrıca Efes’te bazı Yunan kadınları amazonlara ithafen her yıl silah kuşanarak özel bir dans gösterisi sunarlardı.
Amazonlar birçok kültürde değişik bir şekilde resmedilmiştir. Onlarla ilgili birçok film, dizi, çizgi film ya da bilgisayar oyunları çıkarılmıştır. Özellikle Samsun’un tanıtımı açısından önemli olan amazonlar ile ilgili her yıl Termede bir festival düzenlenmektedir. Bu savaşçı kadınlar, her dönemde merak edilmiş ve birçok araştırmaya konu olmuştur.
Kaynakça:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Amazonlar
http://www.samsunamisos.com/genel/efsane-kadin-savasci-amazonlar.html
http://www.turksolu.com.tr/303/basyazi303.htm
Yazar:Ensar Türkoğlu