Eğer ki ailenizden uzakta ve tek başınıza yaşıyorsanız size yalnızlığınızı unutturup, arkadaş olacak minik bir dost tavsiyesinde bulunabiliriz. Kediler bu konuda en iyi seçeneklerden bir tanesidir.
Peki, evinizde size arkadaş olacak kediler hakkında bilmedikleriniz ve bilmeniz gerekenler:
– Sizi yalnız bırakmayıp arkadaş olan kedinizin mutlu bir yaşam sürmesini istiyorsanız çalıştığınız veya dışarıda olduğunuz zamanlarda yalnız kalmaması için iki kedi bakmanızda fayda var.
– Evde kedi bakımının zorluğu da vardır elbette. Tüylerini toplamak için bulaşık eldiveni kullanabilirsiniz. Eldiveni hafifçe nemlendirip tüyleri rahatlıkla toplayabilirsiniz.
– Kediniz dönem dönem evde kötü kokulara neden olabilir. Lekenin bulunduğu yeri sirkeli suyla silebilirsiniz ya da çamaşır makinenizin deterjan gözüne biraz sirke ekleyebilirsiniz.
– Hayvanlarda tıpkı insanlar gibi ilgi ve sevgiye ihtiyaç duyarlar. Kedinizle oynamak, onu sevmek ve taramak için her gün biraz zaman ayırın.
– Hayvanlar birçok şeyi hissederler. Sizin ruh halinizi veya bazı hastalıkları da hissedebilirler.
– Kedilerin dilleri tatlıyı algılayamazlar.
– Kedilere bir kereye mahsus tuvalet temizliği eğitimi vermeniz yeterli olacaktır.
– Eğer kediniz sizi ısırıyorsa bu dişleri kaşındığı için veya bunu oyun zannettiği için olabilir. Böyle durumlarda kedinizi oyuncaklara yönlendirin.
– Kediler, insanların görebilmek için ihtiyaç duydukları ışığın yalnızca altıda birine ihtiyaç duyarlar.
– Kediniz dışarıda olduğu zamanlarda bir kuş avlayıp getiriyorsa sizin açınızdan şok edici bir durum olsa da bu kedinizin sizi sevdiği için hediye verdiği anlamına gelmektedir.
– Kediler yavaşlatılmış bir dizel motorla aynı frekansta mırlar yani bu saniyede yaklaşık 26 mırlamadır.
– Kediler yüksek frekanslı sesleri duyabilirler. Kemirgenler bu sesi iletişim için kullanırken köpekler ve insanlar bu sesleri duyamazlar.
– Kedilerin bıyıkları dengelerini sağlamaktadır. Ayrıca kediler bıyıklarını bir aralığa girip giremeyeceklerini ölçmek için de kullanırlar.
– Kedilerde tıpkı köpekler gibi yalnızca patilerinden terlerler.
– Kedilerin kalp atışları insanlarınkinden iki kat fazladır.
– Kediler uyanık kaldıkları zamanın 1/3’ünü kendilerini temizlemek için geçirirler.
– Köprücük kemikleri olmayan kediler kafalarının geçebildiği her yerden geçebilirler.
– Kediler dünyaya geldiklerinde zamanın çoğunu uyuyarak geçirirler. Bunun nedeni ise büyüme hormonunun sadece uyurken salgılanmasıdır.
– Bir kedi 20 yıl kadar yaşayabilmektedir. Bu 96 insan yılına eşittir.
– İnsanlar gibi renkleri ayırt edemezler. Hatta bilim adamları kedilerin çimeni kırmızı gördüğünü düşünmektedirler.
– Bir kedi tek bir sıçrayışta ağırlığının beş katına kadar yükselebilmektedir..
– Kedilere göre evdeki iki ayaklılar, onlara bakmak ve hizmet etmekle yükümlüdürler. Köpeklerin aksine insanları sahipleri olarak görmezler.
– Eğer bir kedi size bakarken gözlerini kısıyor ve kırpıştırıyorsa bu sizinle dost olduğu anlamına gelmektedir.
– Ortalama olarak bir kedi gününün 2/3’ünü uyuyarak geçirir. Yani dokuz yaşındaki bir kedi hayatının yalnızca üç yılını uyanık geçirir.
– Dünyada 500 milyon ev kedisi olduğu düşünülmektedir.
– Kediler kulaklarını 180 derece döndürebilmektedirler.
– Yapılan bir araştırmaya göre kedi sahiplerinin 1/3’i kedilerinin zihinlerini okuyabildiklerini düşünmektedir.
– Kediler sadece insanlara miyavlarlar. Diğer kedilere tıslar, pırlar, gurlar ya da kelimelerle ifade edilemeyecek sesleri çıkarırlar.
– Köpeklerde olduğu gibi kedilerde de burun izi, insanlardaki parmak izi gibi kendilerine özgüdür.
– Mavi gözlü kediler genellikle sağır doğarlar. Van kedileri de bu gruba dâhildir.
– Dik kuyruk gururu, yana yatmış kuyruk ise saldırganlığı gösterir.
– Kedilerin köpekler gibi süt dişleri yoktur.
– Kediler bir ağaçtan yüzü aşağı bakarak inemezler çünkü pençeleri ters yöne doğrudur. Bu sebepten geri geri inerler.
Yalnızlığı unutturacak sevimli hayvanlar hakkında bilmemiz gereken bilgilerin birkaç tanesini daha öğrenmiş bulunduk. Böylece arkadaşlarımızı seçerken ‘biz nasıl bir arkadaş olabiliriz?’ diye kendimize sorabilir ve cevabını verebildiğimiz takdirde sorumluluğunu yüklenebiliriz. Unutulmamalıdır ki; bakmak için evlere alınan kediler, sorumluluğunun ağır gelmesi nedeniyle sokaklara terk edilebilmekte ve maalesef ki olumsuz hava koşullarına yenik düşebilmektedir.
Yazar: Sündüz USLU