Yoğun reklamlarla ‘bilimsel düşüncenin gücü’ sloganı ile merak kampanyası düzenleyen Erke adlı firma, ‘Erke Dönergeç’ adıyla enerji tüketmeden, bedava elektrik üreten bir teknoloji bulduğunu iddia etti. Bazı emekli paşaların da katıldığı toplantıda buluşla ilgili sorular ‘gizlilik’ gerekçesi ile yanıtsız bırakıldı.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’ndan itibaren ‘Bilimsel düşüncenin gücü’ sloganı ile yoğun reklam kampanyaları düzenlenen ve ne olduğu sır gibi saklanan Erke’nin ‘yüzyılın buluşu’ dün ortaya çıktı. Erke Araştırmaları ve Mühendislik adlı firma, bir basın toplantısı düzenleyerek, petrol, su ve gaz kullanmadan elektrik üreten ‘Erke Dönergeç’ adında bir makine geliştirdiğini iddia etti. Basın toplantısında, şirketin ortakları, yöneticileri, buluşun nasıl çalıştığı konularındaki sorular ‘gizlilik’ gerekçesi ile yanıtsız bırakıldı. Toplantıda, merakla beklenen ürün ile ilgili sorulan soruların hiç birinin yanıtlanmaması, ‘con Ahmet’in makinası’ nı akla getirdi.
SIRA SIRA EMEKLİ PAŞA: Aralarında eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, emekli orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, Karakuvvetleri eski komutanı Muhittin Fisunoğlu’nun da bulunduğu paşaların en ön sırada yan yana oturdukları toplantıda ürün ile ilgili sunumu da ‘şirket danışmanı’ sıfatı ile emekli Tümgeneral Çetin Uğural yaptı.
2007’DE PAZARDA: Erke Erke Araştırmaları ve Mühendislik A.Ş. Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Çetin Uğural, elektrik üretecinin çalışması için maddenin atalet özelliğinden yararlanıldığını belirterek, bu sistemle çalışan makinelerde istenilen yerde, istenilen miktarda elektrik elde edilebileceğini savundu. Milli Savunma Müsteşar Yardımcılığından emekli Uğural, buluşun 1992’den itibaren çok gizli olarak yürütülen bilimsel çalışmaların bir sonucu olduğunu aktararak, şirket adına buluşun yurtiçi ve yurtdışı patent başvurularının yapıldığını söyledi. Bulunan sistemle ilgili ilk ürün çeşidi olarak öngörülen elektrik üretecinde seri üretim aşamasına gelindiği bilgisini veren Uğural, 2007 yılı içinde ürünlerin pazara sunulacağını belirtti.
UYGUN GÖRÜNCE AÇIKLARIZ: Buluşu ‘Başta Türk milleti olmak üzere tüm dünya insanlığına sunulan bir hizmet’ olarak değerlendiren Uğural, buluşu açıklamama gerekçelerini, “Bugünün bilim literatüründe buluşun açıklanması için temel teşkil edecek bilgi yok. Bu nedenle buluşun dayandığı fizik ve matematik esasları Erke tarafından uygun görülen bir zamanda bilim dünyasına sunulacak. Bu yüzden konuyu tartışmaya açmıyoruz. Kimseyi inandırma gibi bir amacımız da yok. Hatta bu buluşa inanılmaması bizi mutlu eder. Çünkü başarılması imkansıza yakın bir iş olduğunun delili. Basın toplantısında amacımız bu buluşun Türk milletine aidiyetinin tescil edilmesi” şeklinde açıkladı. Uğural, buluşla ilgili patent başvurularının yapıldığını ve bu konuda sürecin işlediğini dile getirerek, bu safhada teknik detayların açıklanmasının emniyet ve gizlilik açısından sorun yaratacağını savundu.
Daha önce hiç buluş yapmadık
ERKE danışmanı Çetin Uğural, buluşun 2007 yılındaki başbakanlık ya da cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce mi, sonra mı pazara sunulacağı yönündeki soruya, “2007 yılında herhangi bir zamanda sunulabilir. 31 Aralık 2007 tarihinde saat 24:00’e kadar buluşu piyasaya sunabiliriz” şeklinde cevap verdi. Uğural, şirketin daha önce başka buluş yapıp yapmadığı sorusuna “hayır” yanıtını verdi. Çetin Uğural, elektrik üretecinin ne kadar maliyetle, kaç kişilik ekiple geliştirildiği sorularına da bilgilendirici cevap vermedi. Uğural, insanlık tarihini etkileyecek buluşu neden daha büyük ya da uluslararası bir törenle tanıtmadıkları ve buluşun gerçek olmaması durumunda Türkiye’ye etkisiyle ilgili soruyu da, “Böyle bir şey olmayacak. Patent için başvurulması nedeniyle çok büyük tanıtım yapmak istemedik” şeklinde yanıtladı. Çetin Uğural, toplantıya neden paşaları çağırdığı şeklindeki soruya şu yanıtı verdi: “Ben çağırdım katıldılar. Tanıyorum hepsini.” Vural Savaş, toplantıya katılma nedenini, “Çetin Uğural çağırdı. Davetli olarak geldim. Kitap Fuarı’nda karşılaştık böyle bir toplantı var deyip katılmamı istedi, katıldım” şeklinde açıkladı.
Sahibi Brother’ın sanayi makinesi temsilcisi
UĞUR Makine’nin sahibi Uğur Ayık ile Sait Ruhi Başaran ve Mustafa Naci Öztürk’ün 1992’de kurduğu Erke Araştırmaları ve Mühendislik A.Ş.’nin, İstanbul Ticaret Odası (İTO) kayıtlarında iş konusu “Ortaya çıkardığı buluşlarla ilgili olarak know-how anlaşmaları yapar, yurtiçinde ve yurtdışında marka tescili, patent çıkartır lisans antlaşmaları yapar, mümessillik, acentelik ve şubeler açar, özel veya resmi kuruluşlarla taahhütlere girerek ortaya çıkardığı buluşların imalat ve satış antlaşmalarını yapar” şeklinde açıklanıyor. Erke’nin merkezi, ortaklarından Uğur Ayık’a ait olan Uğur Tekstil Makinaları olarak görünüyor. Uğur Makina, Brother dikiş makinelerinin sanayi tiplerinin Türkiye temsilciliğini yapıyor.
Petrol savaşlarını bile durduracağız
ERKE’nin danışmanı emekli Tümgeneral Çetin Uğural, Erke Dönergeç’in bahsedilen özelliklere sahip olması durumunda dünyadaki petrol savaşlarını durdurabileceği ve bu nedenle neden daha büyük bir organizasyonla tanıtılmadığı sorusuna ise, “Evet, dünya savaşlarını durduracak” demekle yetindi.
2 ay önce benzer buluş Denizli’den de çıkmıştı
ERKE‘nin dün basın toplantısı ile tarif ettiği buluşun hemen hemen aynısı bundan 2 ay kadar önce Denizlili bir mucit tarafından da ortaya atılmıştı. Denizli’nin yerel internet haber sitelerinden DRTHaber’de 11 Eylül 2006 tarihinde çıkan haberde, “Dizel, benzin ya da doğal gaz gibi herhangi bir yakıta ihtiyaç duymadan, kesintisiz ve bağımsız enerji üretebilen bir makine icat edildi. İcadın sahibi Fahri Akan, buluşunun Türkiye’nin enerji, doğal gaz ve petrolde dışa bağımlılığını ortadan kaldıracağını savunuyor” denmişti.
Kesintisiz elektrik üreten icadın tanıtımında fiyasko
DENİZLİ (İHA) – Denizli’de hiçbir dış kaynak kullanmadan, kesintisiz ve bağımsız elektrik üreten makina icat ettiğini söyleyen ve Erke Şirketi’nin de aynı şekildeki icadını açıklamasının ardından gündeme gelen Denizlili fırıncı, makinanın nasıl çalıştığını göstermek için işadamlarının katıldığı bir toplantı düzenledi. Makinayı otele kuran ve herkesin nasıl çalıştığını merakla beklediği makina, beynindeki kartın kaybolduğu söylenerek çalıştırılamadı.
Denizlili fırıncı Fahri Akan, yaklaşık 3 ay önce, kendi kendine enerji üreten makina icat ettiğini belirterek, patent başvurusunda bulunmuştu. Bir süre önce Erke A.Ş. tarafından da, benzer bir enerji üretim makinasının icat edildiğini açıklamasıyla gündeme gelen Fahri Akan, bugün herkesin merakla beklediği makinasını kamuoyuna göstermeye karar verdi. Pamukkale Hierapolis Otel’e yeni icadını kuran Fahri Akan, kürsüye çıkarak işadamlarına yönelik bir konuşma yaptı.
Herkesin fizik kurallarına aykırı olduğunu söylediği icadı gerçekleştirebilmek için büyük çaba sarfettiğini belirten Fahri Akan, “Bugüne kadar kaç kitap bitirdim, kaç kişiyle görüştüm ben de bilmiyorum. Bu iş için gecemi gündüzüme kattım. İlk zamanlar büyük sıkıntı çektim. Bunun çalışmayacağını söyleyenler oldu. Sabırla çalıştım. Ege Bölgesi’ni dolaşıp bilgi topladım. Erke Grubu cihazı bulduklarını ancak göstermeyeceklerini açıkladı. Bir şeyler saklanıyor. Bir şeyler gizlilik içinde tutuluyor. Tasarruf cihazı olan, kesintisiz ve bağımsız elektrik üreten makinamızın ne olduğunu ve nasıl çalıştığını göstermek istedim” dedi.
Konuşmanın ardından icat ettiği makinanın başına gelen Fahri Akan, cihazı tanıttıktan sonra, “Cihazı buraya getirirken içindeki beyin nasıl olduysa kayboldu. Çalınıp çalınmadığını bilmiyorum. Kimsenin günahını almak da istemiyorum. Ancak bu beyin olmazsa çalışması mümkün değil. Beyni yeniden üretip veya kaybolanı bularak gelecek hafta Cuma günü mutlaka cihazı çalıştıracağım” dedi. Büyük bir merakla oteldeki tanıtıma giden sanayici ve işadamları ise tam bir hayal kırıklığına uğradı. Sık sık sorularla bilgi almaya çalışan işadamlarından bazıları, bu tür icatlarda çeşitli aksaklıklar yaşanabileceğini belirterek, cihazın çalıştırılmasını merakla beklediklerini söyledi.
Basında çıkan tam sayfa ilanları ve ne olduğunu tam olarak bilemediğimiz enerji tutumlusu makinesi ile tanınan Erke şirketinin web sitesi, Türkiye’nin en sade tasarımlarından birine sahip.
İlkelerimiz, Hakkımızda, Duyurular, Basın Toplantısı, Kurumsal Başvuru ve İletişim tablarının bulunduğu sol menüde yer alan açıklamalar da bu sadeliğe uygun.
Örneğin İlkelerimiz bölümü,
1. Bağımsızlık
2. Bilimsel düşünce yapısı
3. Araştırmacılık
4. Evrensellik
5. Barış
şeklindeki listeyle başlayıp
“Bağımsızlık temeline dayanan bilimsel düşünce yapısı ile ortaya çıkan gerçek araştırmacılık, toplumun bir bütün olduğunu gösterdiğinden, evrensellik ve barış hedefine ulaşılır.”
ifadesiyle son buluyor.
Şirketin özgeçmişi ile ilgili bölüm çok daha sade:
“ERKE Erke Araştırmaları ve Mühendislik A.Ş. 10 Ocak 1992 tarihinde %100 Türk sermayesi ile kurulmuş bilimsel araştırmalar yapan ticari bir kurumdur. Kuruluş tarihinden bugüne kadar, insanlığa faydalı konularda bilimsel araştırmalar yapmıştır. Halen ilkelerinden taviz vermeden, kurumsal yapısını ön planda tutarak bilimsel araştırma çalışmalarına devam etmektedir.”
“Staj ve iş başvurusu yapan ilgililere duyuru” tabına tıklandığı zaman
“Göndermiş olduğunuz elektronik posta iletilerindeki olumlu olumsuz tüm görüşlerinize ve içten başarı dileklerinize teşekkürlerimizi sunmaktayız” diye başlayan bir metin yer alıyor. Bu bölüm, başvuru için örnek formların yakında sitede yer alacağı müjdesiyle sona eriyor.
Erke’nin sitesinde en önemli uyarı ise, kurumsal iş görüşmesi talepleriyle ilgili. Bu taleplerin İletişim tabındaki forma yazılması durumunda dikkate alınmayacağı, Kurumsal Başvuru tabının kullanılması gerektiği ifade ediliyor. Bunun Türkiye’de şimdiye kadar gördüğümüz örneklerdeki karşılığı, o e-postaları ayda yılda bir kere kontrol ediyoruzdur ama Erke için böyle bir sabit fikre sahip değiliz.
Erke’nin web sitesi en azından internet üzerinde bir sürekli döngü yarattıklarını gösteriyor. Sitede bir bilgi kırıntısı arayanların sonsuza kadar dönüp dolanması mümkün görünüyor.
“Erke benim icadım çaldılar”
Adana’da 31 yaşındaki Cumali Gedik, “Kuvvet makinesi” olarak 21 Kasım’da tanıtılan Erke’nin kendi icadı olduğunu iddia etti.
Elektrikçinin yanında çalışan ilkokul mezunu Cumali Gedik, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’ndan itibaren “Bilimsel düşüncenin gücü” sloganıyla yoğun reklam kampanyaları düzenlenen, ne olduğu sır gibi saklanan ve “yüzyılın buluşu” olarak kamuoyuna sunulan “Erke Dönergeç”in kendi icadı olduğunu ileri sürdü. Gedik, petrol, su ve gaz kullanmadan elektrik üreten “Erke Dönergeç” adı verilen icadı 2005 yılı haziran ayında hazırlamaya başladığını, önce projeyi kağıt üzerine çizdiğini ve daha sonra küçük bir prototipini yaptığını ifade ederek, “Daha sonra maddi imkansızlıklardan dolayı icadımı 2 Şubat 2006’da durdurdum. Bu tarihten sonra çoğu firmadan yardım istedim, Başta TEMSA’ya mektup gönderdim. Ancak mektupta icadın çalınmasından korktuğum için içeriğini fazla anlatamadım. Firmalar da bu nedenle bana inanmadılar ve yardım etmediler” dedi.
Cumali Gedik, “Cuged” adı verdiği icadını hayata geçirmek için Adana’daki firmalardan sonra TÜBİTAK ve Genelkurmay Başkanlığı’na da bir mektup yazarak icadının tamamlanması için yardım istediğini ileri sürerek, “TÜBİTAK’tan yaklaşık 4 ay sonra mektubuma bir cevap geldi. Cevapta icadın içeriği hakkında fazla bilgi olmadığı ve icadın başkaları tarafından çalınmaması için patent almam gerektiği belirtiliyordu. Ancak patent almak 10 bin YTL olduğu için ben patent başvurusu yapamadım ve TÜBİTAK’ın dediği gibi ‘Cuged’ adını verdiğim icadım çalındı” diye konuştu.
Gedik, icadının geliştirilmesi ve tamamlanması için Genelkurmay Başkanlığı’ndan yardım istemesine rağmen hiçbir yanıt alamadığını belirterek, “Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök döneminde icadımın içeriğini anlatan mektubu gönderdim. Ancak bana hiçbir yanıt gelmedi. Yaklaşık 4 ay sonra bir firma, paşaların da katılımıyla icadın kendilerine ait olduğunu ileri sürdü. Bu yalandır. ‘Erke Dönergeç’ adı verilen icat benimdir” diye konuştu.
Elektrik üretecinin çalışması için maddenin atalet özelliğinden yararlanıldığını söyleyen Gedik, bu sistemle çalışan makinelerde istenilen yerde, istenilen miktarda elektrik elde edilebileceğini savunarak, “Alet sayesinde buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, elektriksiz çalışabilecek. Cep telefonu ömür boyu şarj olmadan kullanılabilecek. Araçlar yakıt kullanmadan hareket edebilecek” dedi.
İşte bu son yazılanlardan sonra aklımız iyice karıştı… Makinanın resmen çıkacağı tarihi iple çekiyoruz.
Dünya üzerinde sonsuz enerji üreteci denebilecek, mıknatıslı, dongulu, veya benzeri binlerce hayal ortaya atıldı( otuz yıldır) hicbri çalışmadı. Ve bugün bunların tümünün palavra olduğu ortaya çıktı. Enerjinin fizik yasaları gereği. ” alınan enerji verilen enerjiye eşittir ” nokta. Bedava enerji ancak yenilenebilir( rüzgar, güneş, hidro ve jeotermal, karbon ve nukluer) ) kaynaklardan olur.) NOKTA.
Fikir benden çalındı lakin yarım – yamalak
O sebeple hayat bulamadı
Geçen senelerde ölen Oktay Özyiğit isimli firma müdürümüz fikri şahsımdan 2005 yılında aldı – lakin hepsini değil
Bir de baktık ki patent başvurusu olmuş ve basın toplantısı düzenlenmiş…
Adını da Erke koymuşlar