Çıkar ve varlık mücadelesinin sonucu olan savaşlar, insanlık mirasının en kötü olmakla birlikte en çok zeka ve ince düşünüş geliştirdiği alanlardandır. Öyle ki bugünümüzü var eden birçok devrimsel icat ve buluş savaşların doğurduğu yenme ve korunma arayışının eseri olarak ortaya çıkmıştır. Bu yönüyle yıkıcı ve vahşet dolu utançların yatağı olan savaşların insanlığa tek faydalı yönü de bu olmuştur.
Savaş tarihi ve bu tarih boyunca geliştirilen onlarca farklı strateji ve konsept vardır fakat bu yazımızda günümüz insan ilişkilerine en sık karşılaştığımız yansıması olan yıpratma savaşı üzerinde durmaya çalışacağız.
Yıpratma savaşı ya da literatürdeki İngilizce karşılığıyla ‘ war of attrition’ esas olarak uzun soluklu bir strateji olarak saldırgan-ofansif nitelik taşır. Yıpratma savaşı,düşmanın lojistik kaynak ve hatlarına saldırarak ele geçirdiği alanlarda gerçekleştirilen vur-kaç tarzı gerilla saldırıları yoluyla asla tam bir zafer kazanamayacağı inancı aşılamak, düşmanı maddi ve manevi olarak tükenme noktasına getirmek ya da saldırgan politikalarını gözden geçirmesini sağlamaya dayanır.Yıpratma savaşı stratejisi içerisinde çokça farklı taktiği taşır. Savaş sahasında İlk Çağ’dan beri en sık kullanılan bu strateji, diğer ofansif savaş konseptlerinden farklı olarak düşmana başarılı olamayacağı ya da elde edeceği başarının ödeyeceği bedele değmeyeceği algısıyla düşmanı pes etmeye zorlama amacını taşır.Bu stratejinin ilk teorisyeni ve uygulayıcısı Romalı General Quintus Fabius Maximus Verrucosus’tur . Fabius’un büyük bir kararlılıkla uyguladığı bu strateji, temelde uzun vadeye yayılan planlı darbelerle düşmanı yıpratmaya ve oyalamaya odaklanır. Fabius Maksimus, İkinci Pön Savaşında Hannibal’a karşı sürekli olarak bir meydan ve manevra savaşı yapmak yerine, Hannibal’in filli süvari birliklerinin etkisiz olacağı alnlarda savaşmayıu tercih etmiş ya da Hannibal’i hazır olamadığı alanlarda savaşmaya zorlamıştır. Fabius, çeşitli vur-kaç taktikleriyle, lojistik tedariki sağlayan hareket halindeki ikmal birliklerine, yayılmış kuvvetlerine saldırarak onu yıpratmaya ve dikkatini dağıtmaya çalışmıştır. Hannibal kuvvetlerine sürekli sürpriz saldırılar düzenlemiştir. Fabius’un uyguladığı bu strateji bugün yıpratma savaşı stratejisinin ana fikrini temsil eder.Fabius’a atfen bu yıpratma savaşı Fabian Stratejisi olarak da anılır.
Yıpratma savaşı diğer savaşlardan farklı olarak içinde barındırdığı değişik gerilla taktiklerine rağmen aslında oldukça durağan ve planlı bir strateji olarak uygulanır.Bunun en açık örneği 1. Dünya savaşıdır. Birinci Dünya Savaşında Verdun Cephesi’nde uygulanmıştır. Almanlar bu stratejiyi kullanarak Fransızları pes edip yenilgiyi kabullenmeye zorlamak isterken bu stratejinin iki ucu keskin bir bıçak olduğu hakikatiyle tanışıp mağlup taraf olmuşlardır.Birinci Dünya savaşında savaşan taraflar siperlere yığdıkları yüz binlerce askerle ve hazırladıkları sağlam tahkimatlarla düşmanlarına kesin zafer elde edemeyecekleri bunu denemenin nasıl bir kayba mal olacağını göstermek üzerine kurulmuştur.Yıpratma savaşı, kayıplarını uzun vadede takviye etmekte sorun yaşamayacak güçler için etkili bir strateji olmaktayken kayıplarını telafi edemeyecek güçler için kaçınılmaz bir mağlubiyet doğurmaktadır.
Yıpratma savaşı, günümüzde ekonomi ve enformasyon odaklı olarak ön plana çıkmaktadır. Vietnam Savaşı, bu anlamda yıpratma savaşına en güzel örneklerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.Bu savaşta Vietkong birlikleri cephe gerisinden sürekli Amerikan birliklerine saldırı yaparak uzun vadede amerikan birliklerin saha hakimiyeti inancına zarar vermiş, sahadaki savaşı olabildiğince uzun tutarak medya eliyle amerikan halkı ve politikacıları üzerinde bir yıpratma stratejisi uygulamıştır.
Yıpratma savaşında askerlerin eğitimi diğer savaş türlerine göre daha düşüktür çünkü askerlerin inisiyatif kullanmaları beklenmez,sadece emir komuta zinciri içerisinde genel hattıhareket sadık kalmaları ve senkronize içinde olmaları beklenir.Bu stratejide kısa vadeli risk daha düşüktür zira önceden belirlenen plan doğrultusunda uzun süreli bir hazırlık yapılmıştır.Yıpratma savaşı genel savaş türleri içerisinde en pahalı ve maliyetli olanıdır.Bu strateji yakın zamanda Stalingrad Muhasarasında, Birinci Dünya Savaşında, Vietnam Savaşında Yom Kippur Savaşı’nda etkili olarak kullanılmıştır.
Askeri anlamda savaş sahasından günümüz sosyal, ekonomik ve siyasal hayatında da mikro ölçekte karşımıza çıkan bir mücadele ve yıldırma stratejisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle iş hayatında sözlüklere yeni giren bir terim olan ‘mobbing’ kavramı da bir tür yıpratma stratejisidir.
Kaynakça:
en.wikipedia.org/wiki/War_of_Attrition
countrystudies.us/israel/26.htm
Yazar:Erdal Uğur