İnsanoğlunun bin yıllar süren yaşam serüveninin pek az aydınlık zamanlarına karşılık çokça karanlık ve utanç dolu zamanlar vardır. İnsanın insana hakim olma ve cezalandırma tarihi insanlık medeniyetinin pek az bilinmek istenen ama hiç kesintisiz ve oldukça şok edici bir zekayla devam eden şaşırtıcı icat ve tekniklerle doludur. Medeniyet tarihinin bazı devrelerinde işkence ve eziyet verme amacı zirve yapmış ve insanlığın ortak hafızasında kara bir leke olarak yer etmiştir. Bu devrelerin başında hiç şüphesiz ki karanlıklar asrı olarak bilinen Orta Çağ gelmektedir. İstanbul’un fethiyle birlikte yani 15. Asırda hükmünü kaybetse de bu çağ 1800’lerin ortalarına kadar da Kilisenin Orta Çağ zihniyetinin devamı olan işkenceleri sürmüştür. 1200 ila 1800 arasında Avrupa’da kurulan engizisyon mahkemesi sorgucularının sorgu seanslarında kullandığı işkence ve infaz araçları öyle bir yüz karası dehanın örneği olmuştur ki dizayn edilen aletlerin namı günümüzde bile sürmekte hatta birçoğu muhtelif ülkelerde zorba yöneticilerin zindanlarında kullanılmaktadır.
Yahudi kızağı Engizisyon sorgucularının geliştirdiği en merhametsiz işkence aletlerinin başında gelmektedir. Yahudi kızağı, İspanyol eşeği ile kazığa oturtma yöntemlerini bir araya getirmiştir. Bu alet kurbanı en hassas yerinden hedef alır ve acıyı sürekli diri tutarak kurbanı dayanılmaz acılar içerisinde suçunu kabule veya farklı itiraflar yapmasına sevk eder. Bu aletin isminin kökenine bakıldığında aynı zamanda acımasızlığının da seviyesi daha iyi anlaşılabilir. Alet işkenceye maruz bırakılanların İsa’nın on iki havarisinden biri olan ve onu ihbar ederek yani ona ihanet ederek tarihte hain/ihbarcı olarak anılan Judas’tan ismini almıştır. Alet verdiği acılar sebebiyle çoğunlukla en ağır suç olarak görülen Hristiyanlıktan çıkma suçunu işleyen veya kiliseye karşı gelen hainler için uygulanmış. Yine bu aletle sorguya maruz kalan kişiler aletin verdiği acı nedeniyle dayanamayıp suç ortaklarını itiraf ettiği için “arkadaşlarını ihbar eden” manasında bir ilhamla alete bu isim verilmiştir.
Aletin teknik özelliklerine baktığımızda metal veya tahtadan dört ayak üzerine yerleştirilen piramit formunda metal bir nesne aletin ana unsurunu teşkil etmektedir. Kurban beline takılan bir halka yardımıyla sabitlenir ve kollarından iplerle kaldırılarak sabitlendikten sonra erkeklerde anüsü kadınlarda vajinası piramitin tam üstüne gelecek şekilde aletin üstüne bırakılır veya oturtulur. Kurban yerçekimine bağlı olarak kendi ağırlığının etkisiyle gittikçe dayanılmaz acılar çeker. Piramidin ucunun insan vücudunda en fazla sinirin yer aldığı genital bölgeye denk getirildiği için yaşanan acının haddi yoktur. Sürekli parçalanan genital bölgeleri sebebiyle kesintisiz ve gittikçe artan bir acı yaşar. Bazı sorgu seanslarında kurban sadece aletin üstüne oturtulup yer çekiminin etkisiyle sürekli bir acı içinde bırakılırken kimi seanslarda ise kurbana daha fazla acı çektirmek için belirli bir yüksekliğe çıkarıldıktan sonra aniden bırakılan kurbanın uyluk ve leğen kemiği ile kuyruk sokumu tamamen parçalanır. 
Yahudi kızağı yahut Judas sandalyesi aletinin diğer işkence aletlerinde farklı ve tuhaf olan tarafı kurbanların dayanılmaz acılar , kalıcı hasarlar yaşamasının yanında aletin ilginç kullanımından kaynaklı olarak enfeksiyona maruz kalarak bulaşıcı hastalıkların ölümcül pençesine düşmeleridir. Alet insan vücudunun en fazla mikrop taşıyan yeri olan genital bölgeyi parçaladığı için haliyle mikroplar kan yoluyla organizmaya geçer . sorgucular aletin bu özelliğini daha da arttırmak için her işkence seansından sonra aleti özellikle yıkamayıp kirli bırakarak enfeksiyonlara maruz kalma riskini kaçınılmaz hale getirirler.
Yahudi kızağı, sorgularda etkili olması sebebiyle mucidi olan Engizisyon hakimlerinden sonra birçok ülkede ağır siyasi suçlarda da bir işkence aleti olarak kullanılmaya devam edilmiştir. Yine Prusya ordusunda askerleri disipline etmek için kullanıldığı da tarihi kayıtlar arasındadır. Alet verdiği acılarla o kadar nam salmış ki adeta Engizisyon mahkemelerinin sembolü haline gelmiştir.
Kaynakça:
http://www.medievalchronicles.com/medieval-torture-devices/judas-cradle-torture-device/
Yazar: Erdal Uğur