Akciğer bir insanın hayatta kalabilmesi için ihtiyaç duyduğu nefesin, solunum yoluyla oluşmasını sağlayan hayati organlarımızdandır. İnsan bedenin en önemli ilk üç organlarından olan akciğer yapı gereği çok hassas ve ilginçtir. Yaradılış olarak sol tarafta iki ayrı lop ve sağ tarafta iki ayrı loptan oluşan akciğerlerimiz. Toplamın beş ayrı loptan meydana gelmektedir. Bu loplar içerisinde nefes almamızı sağlayan milyonlarca hava kabarcıkları bulunmaktadır.
Akciğerlerin beş ayrı parçadan oluşumunda da bir ilahi sır mevcuttur. Çünkü tıbben akciğer hastalıkları çok hızlı yayılır ve bulunduğu bölgeyi tamamen etkiler. Karaciğer gibi her hangi bir parça alımında kendini yenileme gibi bir özelliği olmayan akciğerin beş ayrı loptan yaratılmış olmasındaki gizem belki de bu nedendendir. Ayrıca akciğer kendini yenilemese bile tek bir lop ile insanın hayatını sürdürmesi de mümkün bir durumdur. Tabi ki tüm bir akciğere sahip olan kişi ile kıyaslanırsa yaşam kalitesi oldukça düşük olacaktır. Ama yine de hayatta kalma açısından değerlendirmek gerekmektedir. Gelelim akciğerde tahribata neden olan hastalıklar; başta akciğer tümörleri olmak üzere, ödem oluşumu, kistler, verem, bronşit, astım gibi hastalıklar akciğerde ciddi deformasyonlara neden olmaktadır. Bu hastalıklar bazen ilaçlı tedavi ile bazense cerrahi müdahale ile önlem alınmazsa sonucu çok daha ileri boyutlara hatta bazen ölümlere kadar bile gidebilir. Akciğer hastalıkları çok ciddi olmakla beraber bazen öyle hemen saptanamaz. Bu yüzden teşhis ve tedavi sırasında mutlaka sebep sonuç ilişkisi içinde hasta hikayesine başvurulmaktadır. Örneğin bir düşme sonucu akciğerde oluşan ödemin nefes darlığına yol açması gibi. Küçük hasta hikayeleri doktora yol gösterici ve teşhisin hızını artırıcı sebeptir. Gelelim akciğerde hastalık sebeplerine
Akciğerlerde tahribata yol açan etmenler
– Göğüs kafesi üzerine ani düşme, darp alma veya kaza geçirme
– Verem, zatüre gibi ciddi iltihaplı rahatsızlar
– Yüksek ateşlenme sırasında akciğerde oluşan iltihap kesecikleri ve ödem
– Herhangi bir felçlik durumunda vücudun akciğere pıhtı atması
– Yüksek dereceli skoryoz hastalığı
– Aşırı kilo ve obezite rahatsızlığı
– Yiyeceklerin yeterince yıkanmaması sonucu veya hayvanların salya yada tüylerinden oluşan hayvan kisti ( hisditatik kist )
– Alkol ve sigara kullanımı
– Kötü hava şartları
-Bir çok kimyasal ilaç veya temizlik ürünleri de tahribata yol açmaktadır.
Akciğer hastalıklarının ve tahribatlarının başında bu sebepler gelmektedir. Bazıları zamanla tahribata neden olurken. Tümör, kist ve ödem gibi durumlar çok hızlı bir şekilde yayılarak akciğeri ciddi anlamda olumsuz etki altına almaktadır. Bu nedenle erken tedavi ve teşhis bu oldukça önem taşımaktadır. Akciğer hastalıkları genel tabirle bulaşıcı olarak adlandırılsa da bilinenin aksine aslında verem dışında hiç bir akciğer hastalığı bulaşıcı değildir. Bu nedenle verem ve verem başlangıcı gibi belirtiler çok daha önemsenmeli ve en küçük bir belirtide direk olarak sağlık bakanlığına bağlı verem savaş hastaneleri yada tam teşekküllü hastanede testler yapılmalı ve tedavi başlatılmalıdır. Unutulmamalıdır ki ilerleyen tıpla beraber verem dahil bütün akciğer hastalıkları tedavi edilerek son bulmaktadır. Lakin dikkat edilmesi gereken tek şey hastalığın tam teşhis edilmesi ve erken tedavidir. Her zaman söylendiği gibi erken tedavi hayat kurtarır. Gelelim
akciğer hastalıklarının genel olarak belirtileri nelerdir?
Akciğer hastalıkları belirtileri
– Hastalık olan tarafa yatmada güçlük
– Nefes almada zorluk, sıkıntı ve daralma
– Dakikada ortalama nefes sayısının yükselmesi
– Kan sayımında düşüklük
– Göğüs kafesinde aşırı batma ve ağrı
– Çok çabuk yorulma
– Merdiven çıkamama
– Basit işleri bile yavaş yavaş yapamamaya başlama
– Sık sık ateşlenme ve sıtma tutması
– Aşırı iştah kaybı ve hızlı kilo vermeye başlama
– Deride yer yer kızarıklık ve kabarma
– Kanda iltihap bulunması
– Bulantı, kusma ve halsizlik
– Aşırı uyku isteği
Bu belirtiler hemen hemen bütün akciğer hastalıklarında görülmektedir. Fakat en belirgin ve net olanı göğüs bölgesinde batma ve nefes almada güçlükle beraber aşırı yorulma. Bu üç neden oldukça önemlidir. Diğer belirtilerde en az bunlar kadar önem taşırken diğer hastalıklarında ortak belirtisi olduğundan bazen kafa karışıklığına ve yanlış tedaviye neden olabilmektedir. Yalnız bu belirtilerle beraber öncesinde yukarıda sıralanmış herhangi bir sebep varsa mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalı ve gerekli tetkikler yapılmalıdır. Unutulmamalıdır ki akciğer hastalıkları ve deformasyonu ciddi hayati tehlikesi olan bir durumdur. Özellikle cerrahi müdahale gerektirecek olan akciğer hastalıkları ( kist, tümör, ödem gibi ) eğer zamanında müdahale edilmezse ortalama iki ay kadar kısa bir sürede tamamen akciğerin hepsini kapsayarak ölümlere yol açmaktadır. Bu nedenle bu kadar önem taşıyan hayati organımızı iyi tanıyıp sebep sonuç ilişkisiyle değerlendirip varsa bir hastalık en kısa sürede tedavi olarak bütün olumsuzlukları ortandan kaldırmak gerekmektedir.
( sağlıkla kalın )
Yazar: Feride AkdoĞan