Bir çoğumuz için eşsiz güzellikte de olan plajların yanına birde esrarengiz sayılabilecek mağaralarla grift olan bu plajlar adeta insanı güzelliği ile büyülüyor. Doğal süreçte oluşan mağara plajları güneşlenip denize girmek bir yana insanların turistik gezilerine dahil ettiği ve belkide bir daha benzerlerini göremeyecekleri güzelliklere sahiptir. Bulundukları ülke ve şehirlere göre farklılıklar gösteren mağara plajları doğal yapıları bozulmasın diye titizlikle sahip çıkılıyor.
1-Mavi Mağara-Yunanistan: Kaş adasına sadece 40 dakikalık uzaklıkta olan mavi mağaraya tekne turları ile gidebilir ve bu güzel doğa harikasının tadını çıkartabilirsiniz. Antik çağlarda oluşumunu tamamladığı düşünülen Yunanistan’da ki mavi mağara güneşin ışıklarını mağara girişinden içeri davet eder ve denize yansıyan güneş ışınlarının ortaya çıkarttığı mavi renkle adeta görenleri büyüler.
2-Benagil Mağarası-Portekiz: Portekiz’in güneyinde 150 metrelik bir uzaklıkta olan Benagil mağarasına tur tekneleriyle gezebilirsiniz. Ancak tekneler bu mağara girişinde durmadan ilerlemekte eğer iyi bir yüzücü iseniz bu sahile yüzerek gelir denizin ve güneşin tadını çıkartırsınız. Tarihi eser olarak korunan bu mağaranın eşsiz güzelliği görenleri adeta hayrete düşürüyor. Gel git olayının çok yüksek yaşandığı bu sahilde, buraya yüzerek gitmeyi planlıyorsanız muhakkak denizin durgun olduğu bir günü seçmelisiniz.
3-Aşıklar sahili-Meksika: Buraya yolunuz düşerse kendinizi fantastik bir filmin ortasında olduğunuzu düşünseniz de tamamen gerçek olan bu adanın, adından da anlaşıldığı üzere, Meksika’da yer alan bu sahilin yerleşim yerlerinden hayli uzak olduğunu söyleyebiliriz. Denizin ortasında bir cennet gibi saklanan ve sadece arayanın ulaşabildiği Aşıklar Sahili, kocaman yeşil bir örtünün altında kalmış macera sevenleri beklemekte. Bu sahil doğal bir şekilde oluşmamıştır 1890’lı yıllarda Meksika’nın bomba çalışmaları yaptığı sırada oluştuğu söylenmektedir.
4-Glowworm Adası-Yeni Zellenda: İzleyenlerin aklından çıkartamadığı doğa harikalar ülkesi yüzüklerin efendisine ev sahipliği yapan Yeni Zellanda ülkesinde dünyadaki bütün güzelliklerin buluştuğu bir mekan olan Glowworm Adasına giderken karanlık yollardan ulaşabilirsiniz. Karanlıktan korkanlar için iyi bir haberim var. Yolculuğunuz süresince size ateş böcekleri eşlik etmekte. Hayatınızda yaşamayacağınız tecrübelerin hepsini aynı anda edinirsiniz. Eğer geceyi burada geçirmek için vaktiniz varsa sakın bu şansı kaçırmayın. Çünkü mağaradan kafanızı yukarıya kaldırdığınızda gökyüzünde binlerde yıldızın dansını izleyebilir, kendinizi böyle bir tecrübeden mahrum etmek istemezsiniz.
5-Kristal Buz Mağarası-İzlanda: İsmi bize biraz ip ucu veriyor bu mağaranın. Bu mağarada yüzmek imkansız buzul mağarasında sadece turistik amaçlı gezebilirsiniz. Ancak şunu söylemeden geçmeyelim İzlanda’da yer alan kristal buz mağarası belkide sizi buz devrine götürecek ve zamanda yolculuk yapmanıza neden olacak. İlkbahar ve sonbaharda ısının havaların etkisiyle tehlikeli olabildiği için kış aylarında gidilmesinde fayda var. Yoğun olarak tabakalaşmış buz kütlelerinin güneş ışığı ile birleşmesiyle buzul mavisi rengini alır.
6-Melodi Mağarası-İskoçya: İskoçya’nın batı kıyılarında saklanmış bu gizemli yer, denizin ve rüzgarın seslerinin mağara duvarlarına çarpıp oluşturduğu ve melodi mağarası olarak anılan İskoçya’nın göz bebeklerinden olan bu mağaraya giderken, müziği takip etmeniz yeterli. Hem güneşin ve kumsalın keyfini çıkartırsınız hemde terapi gibi gelen müzik eşliğinde bir nebze olsun rahatlar başka dünyaların kapısını aralarsınız. Bu mağara civardaki yanar dağların lavlarının akışı ile oluşmuştur.
Kaynakça:
https://www.cnnturk.com/yasam/gezi/dunyadaki-en-goz-alici-15-magara
Yazar:Merve Yılmaz