Bilgiustam
Bilgiyi ustasından öğrenin

Albrecht Dürer (27 Mayıs 1471 – 6 Nisan 1528)

0 258

Macaristan kökenli bir ailenin üçüncü çocuğu olarak dünyaya gelen Albrecht Dürer’in babası Nürnberg’de kuyumculuk ve sahaflık yapıyordu.
Dürer, baskı resim konusunda gerçek bir ustaydı. Tek bir renkli farklı tonlarını içerecek şekilde titizlikle çalışıyordu. Toplumu da etkileyen yeni bir sanat türü olan baskı resimler, kültürel yaşantıyı tabana yayarak toplumun gelişmesine katkı sağlıyordu. Batı sanat tarihinde Rönesans’ın öncülerinden sayılan Dürer eserleri ile 16. yüzyıl Alman kültürünün ve görsel hafızasının şekillenmesine katkı sağlıyordu.
Dürer’in aklında sürekli bir takım düşünceler vardı. Perspektif, anatomi, oran-orantı gibi konulara ilgi duyuyor ve sanatın bilim temelinde özellikle matematik temelinde gelişmesi gerektiğini düşünüyordu. Öklid’in, Vitruvius’un, Alberti’nin eserlerini okuyordu. Bilgi almak için konuştuğu diğer ressamların düşünceleri ile yetinmiyor, kendi araştırmasını yapıyordu ve tekniğini sürekli geliştiriyordu. Alternatif yöntemler araştırarak, uyguluyor ve kendi özgün yaklaşımını görsellerle açıklayan çizimler ve ahşap baskılar yapıyordu. Yaptığı sulu boya çalışmaları genellikle doğa ve anatomi araştırmalarının ürünüydü. Ahşap baskıları ve gravürleri ise Kutsal Kitap’tan sahneler içeren hikayeleri anlatıyordu. Baskı resimleri çok beğenilmekte ve satılmaktaydı.

Albrecht Dürer (27 Mayıs 1471 - 6 Nisan 1528)

Albrecht Dürer, bir sanatçı, hümanist ve yenilikçi olarak gençlik yıllarından ölümüne kadar entelektüel önem vermiştir. Doğa bilimlerine, edebiyata ve özellikle matematiğe önem veriyordu. Özellikle geometri alanında öğrendiği bilgilerden büyüleniyor, bu bilgileri resmini gelişmek için pratiğe döküyordu. Doğa ve matematik arasındaki ilişkiyi merak ediyor ve bunun üzerine araştırmalar yapıp, kendinden önceki sanatçıları gözlemleyerek eskizlerle bu gözlemlerini görselleştiriyordu. Bütün bu faaliyetleri nedeniyle yaşadığı dönemde Alman Leonardo olarak anılmaya başlamıştır.
Dürer’in pek çok farklı alanda çalışmaları mevcuttur. Mimari, müzik, kasaba-köy-kale savunma tesislerinin güçlendirilmesi, kılıç kullanma sanatı, at bedeninin orantısı, insan bedeninin orantısı gibi konular üzerine yazdığı metinlerle akademik çevrelerin dikkatini çekmiştir. Fikirlerine ve çizimlerine değer verilmekteydi. Hatta at bedeninin orantısı hakkında yazdığı metin ile yaptığı çizimler, yayımlanmadan önce çalınmıştı.
Yaptığı araştırma ve çalışmaları 1525 yılında Geometri ve Perspektif başlıklı metinde toplayan Albrecht Dürer, Almanca basılmış ilk matematik kitabını yazmış oldu.

1505 yılında Nürnberg’de durmanın kendisi için iyi olmadığını düşünerek İtalya’ya gitmiştir. Orada tempera tekniğine geri dönerek, tuval resimleri yapmaya başlamıştır. Perspektif çalışmaları üzerine düşerek, ünlü matematikçi, sanat kuramcısı Luca Pacoli ile tanışma yollarını aramıştır. Dürer, Pacoli’nin Leonardo da Vinci ile birlikte yazdığı, altın oranı anlattığı eseri iyice okumuştur.
İki yıl sonra Nürnberg’e geri dönen Dürer, Nürnberg’de sahip olduğu baskı imkanları sayesinde eserleri geniş kitlelere ulaşmış ve önce Nürnberg’de sonrasında ise tüm Avrupa’da şöhret sahibi olmuştur. Baskı resimleri Avrupa’nın pek çok yerine yayılıyor ve büyük bir ilgi görüyordu. Öyle ki bazı sanatçılar Dürer’in baskı resimlerinin birer kopyasını satın alıyor ve aynısını yapmaya çalışarak gravür konusunda kendilerini geliştirmeye çalışıyorlardı.

Hz.İsa’nın çektiği acıları anlattığı iki baskı resim serisi yapmış ve bunlarla ününe ün katmıştır. 1512’de Roma İmparatoru I. Maximilian’ın himayesine girerek, imparator için baskı resimleri, tasarımlar ve resimler yapmıştır. Yedi yıl sonra imparator öldüğünde Dürer, kırk sekiz yaşındaydı ancak gözleri bozulmuş ve romatizma ağrıları çekiyordu. Buna rağmen okumaya ve çalışmaya devam ediyordu. Protestanlığa sempati duyuyor, resimlerinde sık sık Protestanlığın sembolü olan nesneleri kullanmaya başlamıştır.
Dürer’in içinde yaşadığı dönemdeki karamsal ruh hali, onun sahip olduğu içsel sıkıntı ile ve dini inançlarla birleştiğinde eserlerinde ortaya çıkan grotesk figürler, cehennem ve cennet algısını nasıl olduğunu ortaya koymaktaydı. Canavarlar, cadılar, tuhaf hayvanlar, acı çeken insanlar ve benzeri figürler Dürer’in eserlerinde sık sık yer almaktaydı. Bu figürler belki 15. yüzyılda Dürer’in eserlerinin halk arasında bu kadar popüler sağlamaktaydı.
Koleksiyon yapmayı seven ve ilginç şeyleri toplamaktan keyif alan Dürer, çıktığı her yolculuktan çeşitli hayvan boynuzları, mercanlar, otantik silahlar ve benzeri farklı parçalar ile dönmekteydi.
1521 yılında halsizlik, yüksek ateş gibi şikayetleri olan Dürer’in hastalığı ile ilgili kesin bir tanı konulamamıştır. Hastalığının günden güne ilerlemesine rağmen Dürer, geometri, perspektif, oran-orantı araştırmalarına devam etmiştir. Elli altı yaşında hayata gözlerini yuman Dürer, Nürnberg’teki Johanisfriedhof mezarlığına gömülmüştür.
Herkesle arası iyi olan ve eserleri özellikle baskı resimleri halk arasında bile neredeyse kapışılan Dürer, yaşamı boyunca Apokalips (Vahiy), 1498; Bakire Meryem’in Yaşamı, 1511; İsa’nın Çilesi-Büyük Kitap, 1511; İsa’nın Çilesi-Küçük Kitap, 1511 gibi birkaç tane kapsamlı baskı resim sergisi hazırlamıştır. Dini konulu olan bu ahşap baskı serileri, Dürer’in saygıyla anılmasını sağlamış ve dünya genelinde ressamlar, grafik sanatçıları, animasyon çizerleri tarafından özel bir yer edinmesini sağlamıştır.

Bazı Önemli Eserleri:
Dresden Atları (1496 dolayları, Tuval üzerine yağlı boya),
Otoportre (1500, tuval üzerine yağlıboya)
Adem ve Havva (1504, gravür)
Şövalye, Ölüm ve Şeytan (1513, gravür)
Melankoli (1514, gravür)

Yazar: Gizem ŞIDIM

Bunları da beğenebilirsin
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku