Kuşburnu yağı, yabani gül bitkisinin kuşburnu denilen kırmızı veya turuncu renkte meyvelerinin içinde bulunan tohumlardan elde edilir. Başlangıçta Mayalar ve Yerli Amerikalılar tarafından iyileştirici özellikleri için kullanılmıştır. Kuşburnu yağı (veya kuşburnu tohumu yağı) 
yüksek oranda linoleik, alfa-linolenik ve oleik asit, ayrıca tokoferol ve karotenoidlere sahiptir. Bu kombinasyon oksidatif stresi nötralize etmek için bir anti-inflamatuar ve antioksidan olarak faydalıdır. Kuşburnu yağında yüksek konsantrasyonda bulunan yağ asitleri, cildin doğal yenilenme sürecini desteklemek için çalışır, sağlıklı cilt hücresi döngüsünü, cilt dokusunun iyileşmesini, dolgun, pürüzsüz ve gergin bir cilt oluşumunu teşvik eder.
Kuşburnu Yağının Faydaları
Çoğu güzellik ve bakım ürünleri gibi, herkeste işe yaramayabilir ancak kuşburnu yağının birçok faydası vardır. Kuşburnu yağı, tüm cilt tipleri için aşağıdaki faydaları sunan süper bir üründür.
Cildi yeniler ve iyileştirir: Kuşburnu yağı, yüksek konsantrasyonlarda A, B1, B2, B3 ve K vitaminlerine sahiptir. Bunlar kuşburnu yağına olağanüstü yenileyici ve iyileştirici özellikler kazandırır. C vitamininin antioksidan aktivitesi UV hasarına karşı cildi korur ve onarır, kırışıklıkları azaltmaya yardımcı olur.
Cilt onarıcı güce sahiptir: Bir çalışma, ameliyat sonrası hastalarda kuşburnu yağı kullanımının yara izlerinin genel görünümünü iyileştirdiğini kanıtlamıştır. Kuşburnu yağı genellikle yanık ünitelerinde ve cerrahi yara izleri olanlarda kullanılır çünkü kaybolan cilt ve tonu önemli ölçüde iyileştirmeye yardımcı olur. Kuşburnu yağına canlı turuncu rengini veren şey likopendir. Kuşburnundaki likopen (domates, pancar, nar ve kuşburnu gibi kırmızı meyve ve sebzelerde doğal olarak bulunan bir karotenoid bileşiği) faydalarla dolu bir antioksidandır, cildi çevresel hasarlardan korur ve onarımına yardımcı olur. Kuşburnu yağı içeren bir çatlak izi önleme kremini kullanan kadınların hamilelikleri boyunca çatlak izleri gelişme olasılığı daha düşük olmuştur.
Kollajen üretimini ve cilt elastikiyetini arttırır: Araştırmalar, sekiz hafta boyunca kullanılan kuşburnu yağının kırışıklıklarda, cildin nem seviyesinde ve elastikiyetinde önemli gelişmeler olmasını sağladığını göstermiştir. Kuşburnu yağındaki A vitamini, kollajen ve elastin yıkımı 
sürecini yavaşlatarak cilt hasarını azaltır. Cildinde sarkma fark edenler kuşburnu yağının cilde esneklik verici özelliğinden yararlanabilir. Taze, genç görünümlü bir cilt için sabah ve yatmadan hemen önce akşamları yüze birkaç damla sürülebilir.
Cildi yoğun bir şekilde nemlendirir: Linoleik asit ve diğer çeşitli esansiyel yağ asitleri de dahil olmak üzere, kuşburnu yağı hidrasyon ya da nemlendirme için tercih edilir. Düzenli olarak kuşburnu yağı kullanan birçok kişi, derilerinin daha az kuru olduğunu belirtmektedir.
Yaşlanma karşıtıdır, pigmentasyonu azaltır, cildi aydınlatır: Kuşburnundaki retinol olarak da bilinen A vitamini, sağlıklı cilt hücreleri oluşturmaya, korumaya, ince çizgiler ve kırışıklıklar gibi yaşlanma belirtileri ile savaşmaya yardımcı olan güçlü bir maddedir ancak aşırı duyarlı cilt tiplerinin bakımında dikkatli kullanılmalıdır. Kuşburnu C vitamini bakımından da doğal olarak zengindir. Kuşburnunda aslında diğer narenciye meyvelerinden yaklaşık 60 kat daha fazla C vitamini olduğu bilinmektedir. C vitamini, serbest radikal hasarını, erken yaşlanmayı ve pigmentasyonu hafifletir. Cilt döngüsünü düzenleyen A vitamini benzeri bileşikler olan karotenoidler C vitamini
ile birlikte daha parlak, daha eşit bir ten rengine yol açar. Cilt tonunu eşitlemek için uğraşanlar veya kırmızı lekelere sahip olanlar, cildini sıkılaştırmak isteyenler bu vitamin dolu esansiyel yağı ciltleri hassas olsa bile temiz ve nemli iken hem sabahları hem de akşamları sürebilir. Günlük rutinde az miktarla başlanmalı, cilde masaj yapar gibi uygulanmalıdır.
Sivilcelerle savaşır: Retinoidler, hücre döngüsünü foliküler tıkanmayı ve siyah nokta oluşumunu azaltacak şekilde etki gösterir. Kuşburnu yağının anti-inflamatuar etkileri kızarıklığı hafifletir.
Antibakteriyeldir: Kuşburnu yağındaki fenoller antibakteriyel, antiviral ve antifungal özelliklere sahiptir. Yağ, egzamaya eğilimli bir cildi olan hastaları tahriş etmediği sürece hem cildi yeniden nemlendirmede hem de egzamada yaygın olarak görülen enfeksiyonları önlemede yarar sağlayabilir. Kuşburnu yağı tahrişi azaltma özelliklerine sahip olan E vitamini ve antosiyanin bakımından zengindir. Kuşburnu yağı rosacea (gül hastalığı), egzama ve diğer enflamatuar cilt sorunları ile uğraşanlar için son derece faydalı olabilir.
Peeling için kullanılabilir: Şeker ve deniz tuzuna benzer şekilde, kuşburnu tohumu yağı, kabartma tozu ile birleştirildiğinde doğal bir soyucu (ölü cilt hücrelerini uzaklaştırıcı) olarak çalışabilir.
Kuşburnu Yağının Yan Etkileri Nelerdir?
Kuşburnu yağının bilinen bir yan etkisi yoktur ve genellikle tüm cilt tipleri için güvenlidir ama yine de günlük rutine yeni bir ürün eklemeden önce daima bir cilt yama testi yapılmalıdır. Kuşburnu yağı ve retinoidler dikkatli kullanılmalıdır. Cildi akneye (sivilceye) eğilimli olanlar daha fazla tahriş edebileceği için peeling uygulamalarında bu yağı kullanmamalıdır.
Kuşburnu Yağının Kullanım Şekli
Kuşburnu yağı vücudun her yerinde çok farklı amaçlar için kullanılabilir. Doğal bir antienflamatuar olan kuşburnu yağı kuru, olgun, yağlı, akne eğilimli ve hassas olan tüm cilt tipleri için mükemmel olabilir. Kuşburnu yağının günde iki kez (sabah ve akşam) kullanılması güvenlidir. Bu yağ doğrudan cilde uygulanabilir veya kullanılmakta olan nemlendiriciye eklenerek ya da başka esansiyel yağlar için bir taşıyıcı yağ olarak kullanılabilir. Pek çok cilt 
bakım ürününe eklenmiş olmasına rağmen, kuşburnu yağı çoğunlukla doğrudan cilde uygulanacak saf halde bulunabilir. Birkaç damla kuşburnu yağı yüz ve vücut derisine dairesel hareketlerle sürülebilir. Ayrıca saçı besler, güçlü tırnakları destekler. Günün herhangi bir saatinde kullanılabilir ama en iyi sonuçlar için genellikle sabah ve gece kullanılmalıdır. Bu yağ, UV ışınlarından korumak için koyu, kehribar renkli bir şişede bulundurulmalıdır çünkü bu ışınlara maruz kaldığında ürünün gücü azalabilir. Saklanacağı yer karanlık ve serin olmalıdır.
Kaynakça:
https://www.goodhousekeeping.com
https://sosyola.com
https://www.womenshealthmag.com
Yazar: Müşerref Özdaş